| Birisi burada buluşmamı istiyor. | Open Subtitles | شخص ما يريد مقابلتي هنا. |
| Şehre gelip onunla bugün buluşmamı istiyor. | Open Subtitles | يريد مقابلتي اليوم في المدينة |
| Bugün onunla buluşmamı istiyor. | Open Subtitles | ،والذي ليس مراقباً منّا .يريدني أن أقابله اليوم |
| Saat 10'da onunla buluşmamı istiyor. | Open Subtitles | يريدني أن أقابله عند العاشرة مساءً |
| Sonra onunla buluşmamı istiyor. | Open Subtitles | يريدني أن أقابله لاحقا |
| Booth, onunla otelde buluşmamı istiyor. Eğer Klonopin'de bir şey çıkarsa seni arayacağım. | Open Subtitles | (بوث) يريدني أن أقابله في الفندق |
| Branson. Onunla buluşmamı istiyor. | Open Subtitles | (هذا (برانسون، يريدني أن أقابله لاحقاً. |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 