| Oh, tabi, Bunu kesinlikle yaparım, Terslikler Gününde. | Open Subtitles | ,نعم سأفعل ذلك بالتأكيد في يوم معاكس |
| Ve bilmelisin ki, Nick, ...Bunu kesinlikle yapmak istemiyorum, anladın mı? | Open Subtitles | وعلي أن اخبرك يا (نيك) بأنني لا اريد ذلك بالتأكيد حسنًا؟ |
| Bunu kesinlikle düşüneceğim. | Open Subtitles | سأفكر في ذلك بالتأكيد |
| Bunu kesinlikle değerlendirmeye alacağım. | Open Subtitles | حسنا، هذا بالتأكيد يعطيني الكثير لأفكر فيه. |
| Bunu kesinlikle biri yapmış ya da Wal-Mart'tan almış. | Open Subtitles | شخص ما صنع هذا بالتأكيد (أو إشتراه من (وال-مارت |
| Bunu kesinlikle anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم ذلك على الإطلاق |
| Bunu kesinlikle hak etti. | Open Subtitles | يستحق ذلك على الإطلاق |
| Bunu kesinlikle yapabiliriz. | Open Subtitles | ويمكننا أن نفعل ذلك بالتأكيد. |
| Bunu kesinlikle yapabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا فعل ذلك بالتأكيد |
| - Bunu kesinlikle kontrol edeceğim. | Open Subtitles | -سنتأكد من ذلك بالتأكيد |
| Bunu kesinlikle telafi edeceğim. | Open Subtitles | سأعوض لكَ عن هذا بالتأكيد |
| İnsanlar Bunu kesinlikle unutmaz. | Open Subtitles | الناس سيتذكرون هذا بالتأكيد |
| Bunu kesinlikle Emma ortalıkta yokken yapmalıyım. Öyle söyleme. | Open Subtitles | -سأفعل هذا بالتأكيد بدون تواري (إيما) معه . |