"bunun doğru olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

• أن هذا صحيح
• أن ذلك صحيح
• أن هذا حقيقي
• بأن هذا صحيح
• ان هذا صحيح
• بأن ذلك صحيح
• انها الحقيقة
• أن ذلك صحيحا
• مدى صحة ذلك كان
• أن هذا هو الصواب
• أن هذا حقيقى
• أن ذلك صواب
• تعرف أنها الحقيقة

Bunun doğru olduğunu ikimiz de biliyoruz, sadece duymak istiyorum.
هيا نحن نعلم أن هذا صحيح أنا فقط أريد سماعها

Ve hızın fazileti gereği Bunun doğru olduğunu anlamak önemli.
ومن المهم أن ندرك أن هذا صحيح بخصوص تأثير السرعة وحدها.

Eğer Bunun doğru olduğunu sanıyorsan gerçekten aynaya bakman gerek.
إن اعتقدت أن ذلك صحيح فعليك مراجعة نفسك جيداً

Bugünden itibaren Bunun doğru olduğunu bilmeni sağlayacak her şeyi yapacağım.
و سأفعل كل ما أستطيعه كل يوم ، من الآن فصاعدا لتعلمي أن هذا حقيقي

Bunun doğru olduğunu düşünüyorsan tetiği çek.
أذا كنـُـت تعتقد بأن هذا صحيح أضغط على الزناد

Bunun doğru olduğunu farzetsek bile onlara yardım edecek kim vardı ki?
لنقل ان هذا صحيح ولكن ايا كان من سيكون معهن سيكون يساعدهن

Artık Bunun doğru olduğunu görebiliyorum.
والتلاعب بالجينات الوراثية حسنا ,الآن أرى أن هذا صحيح

Bunun doğru olduğunu ve senin sayende olduğunu biliyorum ama çok kafa karıştırıcı.
وأعلم أن هذا صحيح وأعلم أنه بسببك، لكن، إنّه مُحيّر،

Pekala, asıl senin bana baba olduğundan çok daha iyi bir baba oldu! Bunun doğru olduğunu sanmıyorum.
انه أقرب كأب لي أكثر منك - لا أعتقد أن هذا صحيح -

Bunun doğru olduğunu sanmıyorum Uyuşturucu.
لا أعتقد أن هذا صحيح أيتها المخدرات

Birileri bilgi sızdırıyor. Bunun doğru olduğunu biliyorsun.
شخص ما يسرب المعلومات لابد أن هذا صحيح

Ama yüreğimde Bunun doğru olduğunu hissediyorum.
لكنني أعلم في قلبي أن هذا صحيح

Bu sabahtan sonra Bunun doğru olduğunu söyleyebilirim.
وبعد هذا الصباح، سأقول أن ذلك صحيح.

Bunun doğru olduğunu nereden bileceğiz?
كيف نعرف أن ذلك صحيح ؟

- Sence bu doğru mu? - Hayır. Bunun doğru olduğunu düşünmüyordum.
لم أعتقد أن هذا حقيقي كانيجبأن أخبركبهذاباكرا,أناآسف ..

Kusura bakmayın ama Doktor Bunun doğru olduğunu bilmiyorum.
أجل، حسنٌ، مع كامل الإحترام أيُّها الطبيب لا أعلم أن هذا حقيقي

Ama mantıken Bunun doğru olduğunu biliyorsun.
بدا غريبًا أنا... منطقيًا، تعرفين بأن هذا صحيح

Ve Bunun doğru olduğunu, bana ve kendine itiraf etmeni sağlayacağım.
و لسوف أجعلك تعترف لي و لنفسك في المستقبل بأن ذلك صحيح

Sen neye inanırsan inan, bunun sonunda barış falan yok. Bunun doğru olduğunu biliyorsun.
لن يوجد سلام بعد كل ما يحدث الان و مهما كان رايك المعارض لي,انت تعلم انها الحقيقة

- Hayır. Bunun doğru olduğunu sanmıyorum anne.
لا ، لا أعتقد أن ذلك صحيحا يا أمي

Ona bağırana kadar Bunun doğru olduğunu fark etmemiştim.
لم أكن أدرك مدى صحة ذلك كان حتى صرخت في وجهها.

Kalbinde Bunun doğru olduğunu biliyorsun.
أنت تعرفين في قرارة نفسك أن هذا هو الصواب

İkimize de hiçbir zaman zarar vermediğini söyledi. Ve Bunun doğru olduğunu biliyorum.
قال إنه ما كان يؤذى أى منا وأعرف أن هذا حقيقى.

Bunun doğru olduğunu biliyorsun Carol.
(تعرفين أن ذلك صواب يا (كارول

Seni kızdırdığım için üzgünüm Dale, ama Bunun doğru olduğunu biliyorsun.
أنا آسف إن كان هذا يغضبك يا دايل ولكنك تعرف أنها الحقيقة