| Biz Burada işleri kendi bildiğimiz gibi yaparız, ajan Budiansky. | Open Subtitles | لدينا طريقة معينة لإدارة الأمور هنا أيها العميل الخاص بوديانسكي |
| - Şerif Burada işleri nasıl yürüttüğünüzü anladım ama sormam gerek... | Open Subtitles | تعرف أيها الشريف لقد فهمت كيف أنتم تتعاملون مع الأمور هنا و لكن يجب أن أسألك |
| Demiryolu kontrolü. Burada işleri o yürütür. | Open Subtitles | التحكم في السكك الحديدية، فهو يدير الأمور هنا |
| - Burada işleri babam yürütürdü. | Open Subtitles | - لقد أدارَ أبي العمليات هُنا |
| - Burada işleri ben yürütürüm. | Open Subtitles | - و أنا أدرتُ العمليات هُنا |
| Burada işleri hâlâ ben yönetirim. | Open Subtitles | ما زلت أنا من يدير الأعمال هنا. |
| Burada işleri çekip çeviren benim. | Open Subtitles | أنا الشخص الذي يقوم بكل الأعمال هنا |
| Binbaşı, Burada işleri nasıl yürüttüğümüze dair öğrenmen gereken çok şey var. | Open Subtitles | ميجور لا يزال لديك الكثير لتتعلمه عن كيفيه اداره الامور هنا |
| Belki de bu yüzden Burada işleri nasıl yürüttüğümüzü unutmuşsundur. | Open Subtitles | ربما هذا سبب نسيانك كيفية سير الأمور هنا |
| Babam hastanedeyken Burada işleri nasıl halledeceğini düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكرتي كيف ستديرين الأمور هنا مع وجود أبي في المستشفى ؟ |
| Bak, Burada işleri kendi yöntemimize göre yapıyoruz. | Open Subtitles | لحظة، لحظة. لدينا سنّة لإتمام الأمور هنا. |
| Burada işleri yürütme şekli falan. | Open Subtitles | الطريقة التي كان يدير بها الأمور هنا. |
| Ukalalara Burada işleri nasıl yürüttüğümüzü gösterdik. | Open Subtitles | نظهر للأذكياء كيف ندير الأمور هنا |
| Burada işleri babam yönetirdi. | Open Subtitles | ـ كان أبي يدير الأمور هنا. |
| Burada işleri ben hallederim. | Open Subtitles | أسيطر على الأمور هنا |
| Neden Burada işleri sen yürütüyorsun? | Open Subtitles | لماذا انت الوحيد الذي تدير الامور هنا ؟ |