| Bizim gitmemize izin vermesi için onunla konuştum. Sen, burada kalıyorsun. | Open Subtitles | لقت تحدث معها حول تركنا نذهب أنت ستبقى هنا |
| - Gitmiyorsun. - burada kalıyorsun. - Ama çok hızlıyım. | Open Subtitles | لا, لن تفعلي, ستبقى هنا - ولكني سريعة للغاية - |
| Hayatta olmaz, burada kalıyorsun ve UCLA'ye gidiyorsun. | Open Subtitles | مستحيل أنت ستبقين هنا وستذهبين الى جامعة كاليفورنيا في لوس انجلوس |
| Hayır, gelmiyorsun. Bu kötülüğün sana bulaşmaması için burada kalıyorsun. | Open Subtitles | لا لن تأتين، ستبقين هنا حيث لا يستطيع ذلك الشر مساسك |
| En azından nereye gideceğini anlayana kadar burada kalıyorsun. | Open Subtitles | سوف تبقى هنا حتى تعرف لأين تتجه على الأقل. |
| Sen de mi burada kalıyorsun? | Open Subtitles | أنت تعيش هنا أيضاً ؟ |
| Annen Charité hastanesinde nakil listesine konacak ve sen burada kalıyorsun. | Open Subtitles | سوف تكون على قائمة زراعة الكلى في المستشفى الخيري وأنت ستبقى هنا |
| Ve sen, seni küçük baş belası sen burada kalıyorsun. | Open Subtitles | وأنت أيها الغبى الصغير ستبقى هنا |
| - Yetkili benim, sen burada kalıyorsun. - Peki, tamam. | Open Subtitles | ستبقى هنا أنا المسؤول حسناً ليست هناك مشكله - |
| Çünkü mermilerin yakınında olmayacaksın. - burada kalıyorsun. | Open Subtitles | لن تكون قريب من اطلاق النار ستبقى هنا |
| burada kalıyorsun ve Louis Litt'in yeni ortaklık anlaşmasını hazırlıyorsun | Open Subtitles | أنت ستبقى هنا وستقوم بصياغة اتفاق الشراكة الجديد لـ (لويس) |
| burada kalıyorsun ve Louis Litt'in yeni ortaklık anlaşmasını hazırlıyorsun | Open Subtitles | أنت ستبقى هنا وستقوم بصياغة اتفاق الشراكة الجديد لـ (لويس) |
| burada kalıyorsun. Hiç karşı koyma. | Open Subtitles | ستبقين هنا حتماً لا مجال للنقاش |
| burada kalıyorsun ve domatesleri konservelememde yardım ediyorsun! | Open Subtitles | ستبقين هنا , وتساعدينني بتقشير الطماطم |
| - Sen burada kalıyorsun ve bu haritayı kullanarak, burada beni rehberlik olacaktır. | Open Subtitles | - ستبقين هنا - وستوجهينني إلى هنا بإستخدام الخريطة |
| Bütün park cezalarını ödemek zorundasın, aksi takdirde burada kalıyorsun. | Open Subtitles | يجب أن تدفع لكل المخافات أو تبقى هنا |
| Sana son kez söylüyorum, burada kalıyorsun. | Open Subtitles | أخبرك لآخر مرّة، أنت تبقى هنا |
| Sen de mi burada kalıyorsun? | Open Subtitles | هل تعيش هنا أيضاً؟ |
| Hayır, hayır, hayır, sen beni korumak için burada kalıyorsun. | Open Subtitles | لا .لا .لا سوف تظل هنا لحمايتي |
| Ben de gidiyorum ve sen burada kalıyorsun. | Open Subtitles | لذلك أنا ذاهب، وأنت تقيم هنا. |
| Sen bir süre burada kalıyorsun? | Open Subtitles | ماذا يحدث هنا؟ تمكثين هنا لفترة؟ |
| Sen burada kalıyorsun. Geziye de ben gidiyorum. | Open Subtitles | أنت باق هنا ، سأذهب في الرحلة الميدانية |
| -Pekala Johnny Comodore. Sen burada kalıyorsun, ama nereye gideceğimizi tarif edeceksin. | Open Subtitles | ابق هنا لكن ارشدنا |
| Sen burada kalıyorsun! | Open Subtitles | ابقَ هُنا. |
| Sen burada kalıyorsun. | Open Subtitles | إبقَ هنا |
| Sen burada kalıyorsun Padawan. Tüm raporunu istiyoruz. | Open Subtitles | سوف تبقين هنا , ايتها المتدربة نريد تقريرك الكامل |
| Bu gece burada kalıyorsun! | Open Subtitles | ستمكثين هنا الليلة |