"burada olacaklar" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيكونون هنا
        
    • سيكونوا هنا
        
    • ستكون هنا
        
    • سيكونان هنا
        
    • يكونون هنا
        
    • سيحضرون
        
    • سيكونوا هُنا
        
    • سيصلون هنا
        
    • يكونوا هنا
        
    • سَيَكُونونَ هنا
        
    • زوجته سيصلون
        
    Öğleyin burada olacaklar ve şu pisliğe bak. Open Subtitles سيكونون هنا ظهرًا بالمناسبة، وانظر إلى هذا المكان
    saat 11 de burada olacaklar kendini banyoya kilitle Open Subtitles المستأجرون سيكونون هنا في 1 1, إقفل نفسك في غرفة النوم
    Arama kurtarma ekibiyle konuştum. Sabaha burada olacaklar. Open Subtitles إتّصلت بالبحث والإنقاذ سيكونون هنا في الصباح
    Bale geç bitmiş, 5 dakika içinde burada olacaklar. Open Subtitles لقد تأخر درس الباليه سيكونوا هنا خلال خمسة دقائق
    Yetkililer bu davada yargılanmayı beklemeniz için başka bir yere transferinizi yapmak üzere burada olacaklar. Open Subtitles ستكون هنا السلطات قريباً لنقلكِ إلى منشأة أخرى بإنتظار المحاكمه بهذه التهمة
    15 dakikaya burada olacaklar. Hadi, çıkar ağzındaki baklayı. Open Subtitles سيكونون هنا خلال 15 دقيقة, لذا قل ما عندك.
    Efendim, Telemark kahramanları her an burada olacaklar. Open Subtitles سيدي ، الأبطال من النرويج سيكونون هنا في أي لحظة
    Pekin'li silah uzmanları çok yakında burada olacaklar. Open Subtitles خبراء الأسلحة من بكين سيكونون هنا قريبًا.
    Yarın burada olacaklar ve bunlar bitmiş olacak. Open Subtitles سيكونون هنا بحلول الغد و سينتهي كلّ شيء.
    Bu hızla yaklaşık 68 dakika sonra burada olacaklar. Open Subtitles بسرعتهم الحالية سيكونون هنا في 68 دقيقة
    Eğer kabul ederlerse, tam burada olacaklar. Open Subtitles إذا اتوا هنا في الداخل سيكونون هنا
    Evet, Federaller de iki dakika içinde burada olacaklar. Open Subtitles سيكونون هنا FBI حسناً محققوا خلال دقيقتين
    Araba her an patlayabilir, Michael. Evet, Federaller de iki dakika içinde burada olacaklar. Open Subtitles سيكونون هنا FBI حسناً محققوا خلال دقيقتين
    Otoban polisini aradım. 2 saat sonra burada olacaklar. Hey, dostum. "Polis yok" demişlerdi. Open Subtitles سأتصل بالدورية سيكونون هنا في ساعتين
    Bir aksilik olmadığı sürece federaller bir saate kadar burada olacaklar bu durumda da istersen sana yemek ya da başka bir şey getirebiliriz. Open Subtitles الفيدراليّن سيكونوا هنا خلال ساعه، مالم يتعثروا فى الطريق فى كلتا الحالتين سنحضر لك غداء
    Ve bir gün, birlikler dönmüşler ve köylülere "Düşman geliyor, sadece bir buçuk saatlik mesafedeler -- burada olacaklar." TED اذاً في يوم، جاء الكشافة مسرعين، واخبروا القرويين "الأعداء قادمون، على بعد نصف ساعة فقط -- سيكونوا هنا.
    - Benim kuşlarım olmaz. Hayır, döndüğünde burada olacaklar. Open Subtitles ليست طيورى لا, لا, ستكون هنا حتى تعود
    - ve Prens Tigantseff. - Benim sevgili madamım! Ekselansları ve General birazdan burada olacaklar. Open Subtitles سيدتي العزيزة ، صاحبة السمو والجنرال سيكونان هنا قريباً
    Evet, sabah burada olacaklar, saat tam 8'de. Open Subtitles نعم، سوف يكونون هنا صباحا على الثامنة تماما.
    Tüm bulguları toplamak için 10 dakika içinde burada olacaklar. Open Subtitles سيحضرون لأخذ كل البقايا والأدله خلال 10 دقائق
    Aslında, 20 dakika sonra burada olacaklar. Open Subtitles . في الواقع , سيكونوا هُنا في غضون 20 دقيقة
    Yarın ve yarından sonra da burada olacaklar. Open Subtitles سيصلون هنا غداً واليوم الذي يليه
    Biliyorsun, bu belgeleme işinde ihtiyacım olduğu sürece burada olacaklar. Open Subtitles تعرفِ أنهم يجب أن يكونوا هنا طالما يَحتاجونَ لتَوثيقي
    Zaten yarın burada olacaklar. Open Subtitles في الحقيقة، سَيَكُونونَ هنا غداً.
    Fakat şu an Başkan Suvarov bir saat içinde burada olacaklar. Open Subtitles ولكن الان الرئيس سوفاروف و زوجته سيصلون في غضون ساعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more