"burada tutan" - Translation from Turkish to Arabic

    • يبقيك هنا
        
    • يبقيكِ هنا
        
    • على البقاء هنا
        
    • يُبقيك هُنا
        
    • يحتجزني هنا
        
    • يبقيه هنا
        
    • يبقيها هنا
        
    • يحتجزنا هنا
        
    • يبقيني هنا
        
    • يبقيهم هنا
        
    Fakat uzun zamandır buradasın, bu seni burada tutan bir şeyin olabileceğini düşündürüyor, annenin bilmesi gereken bir şeyin. Open Subtitles ولكنك هنا منذ فترة طويلة هذا يجعلني أفكر بأن شيء ما يبقيك هنا شيء ما تريد أن تعرفه أمك
    Nedir seni burada tutan? Open Subtitles خذ المال واهرب , نودلز ما الذى يبقيك هنا بحق الجحيم؟
    Ve seni burada tutan şey, senin için dışarıdakilerden çok daha önemli. Open Subtitles ومهما يكن ما يبقيكِ هنا هو مهم لكِ مما في الخارج
    Seni burada tutan bir yasa yok. Open Subtitles حسناً ، لا يوجد قانون يُجبرك على البقاء هنا
    Tuhaf, çünkü onu burada tutan tek şey benim. Open Subtitles أمرٌ غَرِيب ، فأنا الوحيد من بإمكانه أن يبقيه هنا
    Bunun anlamı onu burada tutan şeyin sadece o huysuz olduğu. Open Subtitles يخبرني... ذلك الشخص اليابس كان الشيء الوحيد الذي يبقيها هنا
    Bu da bizi burada tutan neyse tersine dönebilir demek oluyor. Open Subtitles مما يعني أن أيَّما يحتجزنا هنا يُمكن عكسه أيضًا.
    Hayatımda beni burada tutan birşey yok, artık. Open Subtitles لم يعد شىء في حياتي يستطيع أن يبقيني هنا
    Onları burada tutan şeyden kurtulduktan sonra gidiyorlar. Open Subtitles بعد أن يتركوا هم ما يبقيهم هنا . . فانهم يرحلون هكذا
    Seni burada tutan Uluslararası Kurul'la düzenlemeleri yeniden konuşuyorum. Open Subtitles حضرة اللواء أعيد مناقشة الإجراء.. مع اللجنة الدولية الذي يبقيك هنا
    Seni burada tutan lanet şey ne? Open Subtitles ما الذي يبقيك هنا بحق الجحيم ؟
    Seni gerçekten burada tutan şeyin ne olduğunu bul tamam mı? Open Subtitles اكتشفي الشئ الحقيقي الذي يبقيكِ هنا
    Doktorun dediği gibi seni burada tutan şey ne ki? Open Subtitles ،كما يقول الدكتور ما الذي يبقيكِ هنا ؟
    Seni burada tutan bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد شيء يرغمك على البقاء هنا وأعلم أن لاشيء يستدعي بقائي أيضاّّ
    Onu burada tutan şeylerden biri, onu burada tutan ve seni zayıf kılan. Open Subtitles الشيءالوحيدالذييبقيههنا... يبقيه هنا ويبقيكَ ضعيفاً
    Yavaş yavaş, ta ki onu burada tutan şeyi bulana kadar. Open Subtitles حتى نجد ما يبقيها هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more