"burada yemek" - Translation from Turkish to Arabic

    • الطعام هنا
        
    • العشاء هنا
        
    • تأكل هنا
        
    • طعام هنا
        
    • الأكل هنا
        
    • نأكل هنا
        
    • أكل هنا
        
    • تَأْكلُ هنا
        
    İyi bir aşçı olmalısınız. Bir ara Burada yemek hoşuma giderdi. Open Subtitles لابد أنكي طباخة جيده أرغب بتناول الطعام هنا في وقت ما
    Burada yemek harikadır. İlk buluşmamızda Lois'i buraya getirmiştim. Open Subtitles الطعام هنا رائع هذا هو المكان الذي أخذت لويس إليه في أول موعد لنا
    Evet ben de açım. Fakat annem Burada yemek pişiriyor. Open Subtitles بلى أنا جائع و لكن أمي إنها تطبخ العشاء هنا
    Ailem Burada yemek yemiyor, Las Vegas'da yemiyor ve Miami'de de yemiyor, Hyman Roth ile birlikte! Open Subtitles عائلتى لا تأكل هنا و لا فى لاس فيجاس و لا فى شيكاغو و لا فى ميامى مع هايمن روس
    Size Burada yemek yok. Open Subtitles لن تحصل على أى طعام هنا
    Burada yemek istediğini söylemiştin özellikle senin için yaptırdım. Open Subtitles أنت قلت أنك تريد الأكل هنا أنا صنعته لك خصيصاً
    Burada yemek yediğimize inanamıyorum. Open Subtitles عندما تمددت قليلاً, لا أصدق بأننا نأكل هنا
    Farelerden dolayı Burada yemek yemememiz gerekiyordu. Open Subtitles أنتَ تعلم بأنه لا يفترض بكَ تناول الطعام هنا , بسبب الجرذان
    Burada yemek istediğine emin misin? Open Subtitles هل أنت متأكدة من أنك تريدين تناول الطعام هنا?
    Eğer Burada yemek ısmarlarsan ve yemezsen, garson kız bunu kişisel bir şey olarak algılayacak. Open Subtitles أن تطلب الطعام هنا ولا تأكله هذه النادله تأخذ الأمر بشكل شخصى
    Cuma gecesi Amy'nin Burada yemek yapmasına müsaade etti. Open Subtitles ستدع ايمي تطبخ لنا العشاء هنا مساء الجمعة
    Cuma akşamları, sen ve Rory Burada yemek yiyeceksiniz. Open Subtitles ليلة الجمعة .. أنتي وروري تتناولون العشاء هنا
    Burada yemek yediğimizi söyle. Belki bize katılmak isterler. Open Subtitles أخبرهم أننا نتناول العشاء هنا ربما يريدون مشاركتنا
    Eğer Burada yemek yemek istiyorsan onlara her gün yeni bir şeyler öğretmelisin. Open Subtitles اذا كنت تريد ان تأكل هنا, سيكون عليك ان تعلمهم شيئا جديدا كل يوم,
    Kuzeybatı Hawaii Adaları Ulusal Anıtı'ndaki Kure ve Midway atollarında yuva yapan milyonlarca albatros Burada yemek arıyor ve bulabildiği tüm atıkları yavrularını beslemek için yiyorlar. TED ويصادف أن الملايين من طيور القطرس تعشعش على كوري وجزر ميدويه المرجانية في النصب الوطني لجزر هاواي الشمال غربية تأكل هنا وتلتقط كل ما يمكنها إيجاده لتجترها وتطعمها لصغارها
    Şayet oğlumdan tekrar bahsedersen bir daha asla Burada yemek yiyemezsin. Open Subtitles لو ذكرت ابني مرة اخرى... لن تأكل هنا مرة اخرى
    Burada yemek yok. Open Subtitles لا يُوجد أي طعام هنا
    Burada yemek yok. Open Subtitles ليس هناك طعام هنا
    - Burada yemek var, hayatım. Open Subtitles -هنالك طعام هنا , عزيزي
    Defol git ahmak. Burada yemek yiyorum. Open Subtitles راندى أذهب أحاول الأكل هنا,حسناً؟
    Delikanlı, Burada yemek yiyemezsin. Open Subtitles أنت أيها الشاب ، لايمكنك الأكل هنا
    - Burada yemek daha güzel olur dedim. Open Subtitles اعتقدت انه سيكون لطيفا ان نأكل هنا
    Sipariş vermek istemiyorum Burada yemek istemiyorum. Open Subtitles نحن جاهزين تقريباً للطَلَب. أنا لا أريد أن أَطْلبُ. أنا لا أريد أن أكل هنا.
    Burada uyuman gerekir ama Burada yemek zorunda değilsin. Open Subtitles تَعْرفُ، النيل، أنت يَجِبُ أَنْ تَنَامَ هنا، لَكنَّك ليس من الضروري أن تَأْكلُ هنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more