| Bushnell, sana olan minnetarlığımızın ifadesi olarak birkaç hediyemiz olacak. | Open Subtitles | (بوشنيل)، أتينا ونحن نحمل الهدايا إنها رموز اهتمامنا بك |
| Ben de tam Bayan Bushnell'in göğüs boşluğunu birleştirip, kanıya varacaktım. | Open Subtitles | كنت على وشك البدء بإعادة تشكيل (القفص الصدري للسيدة (بوشنيل |
| Genelde sebep paradir Bushnell. Bu kadar basittir. | Open Subtitles | يتعلق الأمر عادة بالمال يا (بوشنيل) بكل بساطة |
| Kundaklama yok Bushnell. | Open Subtitles | لا يوجد حرق متعمد أوضح المحققون الأمر يا (بوشنيل) |
| Bushnell Mullins. Dougie yanımda çalışıyor. Arabasını buldunuz, değil mi? | Open Subtitles | (بوشنيل مولينز)، يعمل (دوغي) لصالحي لم تجدوا سيارته، صحيح؟ |
| Genelde sebep paradır Bushnell. Bu kadar basittir. | Open Subtitles | يتعلق الأمر عادة بالمال يا (بوشنيل) بكل بساطة |
| Bushnell seni aylardır Duncan Todd'a satıyorum. | Open Subtitles | (بوشنيل)، كنت أبيعك لمدة أشهر لـ(دوكان تود) |
| Yalnızca ölmek ya da değişmek istiyorum. Bushnell, ne olur bana yardım et. | Open Subtitles | أريد أن أموت أو أتغيّر (بوشنيل)، أرجوك ساعدني |
| Albay Bushnell, ekibim bağlantı noktasına geldi. | Open Subtitles | عقيد (بوشنيل), فريقنا في المكان المحدد |
| Sabah Bushnell'le ne konuşuyordunuz? | Open Subtitles | عمَ كنت تتحدث أنت و(بوشنيل) سابقاً؟ |
| Beni Albay Bushnell'e bağla. | Open Subtitles | (أصلني بالعقيد (بوشنيل |
| Bushnell'i bağla bana. | Open Subtitles | (أحضر لي (بوشنيل |
| Pekâlâ geldiginiz için çok tesekkür ederiz Bushnell. | Open Subtitles | نقدّر قدومك يا (بوشنيل) |
| Pekâlâ geldiğiniz için çok teşekkür ederiz Bushnell. | Open Subtitles | نقدّر قدومك يا (بوشنيل) |
| Bushnell yatırımı ikiye katladı. | Open Subtitles | - (بوشنيل دابل داون) |
| Bushnell yitirimi ikiyi kitlidi. | Open Subtitles | - (بوشنيل دابل داون) |