| - Antrenman zamanı Cabe. Çalışmalar bunun depresyona iyi geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | حان وقت التمرينات كايب الدراسات وجدت أن هذا مفيد لعلاج الاكتئاب |
| Geçtiğimiz her madde bizi Cabe ve Sly'ın dönüşüne biraz daha yaklaştırır. | Open Subtitles | كلما تخطينا بنداً أقتربنا أكثر من عودة . كايب وسلاي إلى هنا |
| - Cabe, senden bir an bile umudumu kesmedim dostum. | Open Subtitles | إنها تدور كايب لم أشك بك للحظة واحدة يا بطلي |
| - Tüm o caz konuşmalarımızdan sonra canım festivali izlemek istedi, bende çıkıp geldim ama Cabe aradı, benim için müzik bitti. | Open Subtitles | حسنا،كل حديثنا حول موسيقى الجاز جعلني أريد حضور الحفل وها أنا هنا لكن كايب إتصل،فلا موسيقى لأجلي |
| Kızına karşı hiçbir suçlama yapmak istemiyor. O yüzden bütün öfkesini Cabe'e odaklamış durumda. Evet. | Open Subtitles | لايردأن يلقىأيّ مناللومعلىإبنتهِ ، لذا سيصب كل غضبهِ ، مباشرةً على كاب. |
| Yanımda İç Güvenlik'ten Ajan Cabe Gallo ve bağımsız bir ekip var. | Open Subtitles | معك الأميرال بايس،أنا هنا برفقة عميل الأمن الوطني كايب غالو |
| Cabe, İngiliz Yüz Yıl Savaşları stratejisinin bir yedek planı olup olmadığından bahsetmiş miydi? | Open Subtitles | هل ذكر كايب إذا كانت خطة الإنجليز منذ مئات السنين لها خطة إحتياطية ؟ |
| Cabe, bu 3.000 yıllık Fenike balina avlama zıpkını. | Open Subtitles | كايب ، هذا رمح صيد حيتان فينيقي عمره 3,000سنة |
| Ajan Cabe Gallo bana kendi hesabına karar alma yetkisi verdi. | Open Subtitles | العميل كايب غالو أعطاني الإذن بالتصرف نيابة عنه |
| Ve ikimiz de biliyoruz ki Cabe sana hiçbir şey için yetki vermedi. Doğru. | Open Subtitles | ويعلم كلانا أن كايب لم يسمح لك بفعل أي شيئ هذا صحيح |
| Karşı karşıya olduğumuz sürat ve mesafe düşünüldüğünde bir saniye tüm hesaplamaları bozabilir. Cabe ıskalayabilir. | Open Subtitles | بإعطاء السرعة والمسافة التي نتحدث عنها ثانية واحدة قد تخل جميع حساباتي ربما يخطأ كايب |
| Belki de Cabe'in gezingesini fiziği kullanarak değiştirebiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكننا إصلاح مسار كايب فيزيائيا كايب،إفرد يديك |
| Cabe ve Allie, seninle Tim gibi aynı gün ayrıldılar; sen gayet iyisin. | Open Subtitles | . كايب و ألي انفصلو في نفس اليوم ! كحالك أنت وتيم .. |
| Amazonda dolaşıyoruz Cabe. | Open Subtitles | لقد كنا نسير على أقدمنا خلال غابات الأمازون يا كايب |
| Vay be, bu virüs Thiago'da tıpkı kurutulmuş etin Cabe'de ilerlediği gibi ilerliyor. | Open Subtitles | واو , الفيروس يتحرك عبر تياغو كما يتحرك التشنج خلال كايب |
| Happy, Cabe içi oyuk ufak bir kütüğe ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | ابقوا مع تياغو هابي , كايب نحن سنحتاج أيضاً إلى خشبة مجوفة صغيرة |
| Cabe ateş edip düşürebilir. | Open Subtitles | كايب بإمكانه إطلاق النار عليها من الأسفل |
| Cabe'e bu akşam dışarı çıkmak isteyip istemediğini soracağım. | Open Subtitles | سوف أسأل كايب إذا كان يمكن أن نمضي الليلة معاً |
| Cabe'e bu akşam dışarı çıkmak isteyip istemediğini soracağım. | Open Subtitles | سوف أسأل كايب إن كان يريد أن نمضي الليلة معاً |
| Ayrıca, ne Cabe ne de Sly'ın dışlandığı için üzülmesini istemem. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أنه لا يمكنني أن أرى كايب أو سلاي متضايقين ويتجنبوني |
| Cabe'in yeni stajyeri rekorunu kurmak üzere. | Open Subtitles | كاب , تلميذه الجديد على وشك ان يحطم اعلى سكور لديك |
| Kendisi federal ajan Cabe Gallo. Yıllar önce birlikte çalıştık. | Open Subtitles | هذا العميل الفيدرالي (غايب جالو)، لقد عملنا معاً منذ سنواتٍ. |
| Ya öyle, ya da Cabe yine uçakta kurutulmuş et yedi. | Open Subtitles | ذلك، أو كان Cabe فليكس متشنج على متن الطائرة مرة أخرى. |