| Ancak camdaki mineral izi gösteriyor ki, yakın zamana kadar tamamen doluymuş. | Open Subtitles | لكن البقايا المعدنية على الزجاج توضح انها كانت مليئة الى وقت قصير |
| camdaki atomlar, görünür ışıkta bulunan enerji seviyelerinden hiçbiri ile eşleşme sağlayamadığından, fotonlar geçip gider. | TED | إذ لا تقترن ذرات الزجاج جيدًا مع أي من مستويات الطاقة الموجودة في الضوء المرئي، فتمرّ الفوتونات من خلاله. |
| Yerine, atomların erimiş camdaki rastgele düzenlemeleri soğumada kilitli kalır. | TED | بدلًا من ذلك، الترتيب العشوائي للذرات في الزجاج المذاب يتثبت بعد التبريد. |
| Çok meşgul değilsen camdaki böcekleri temizleyebilirsin. | Open Subtitles | وإذا لم تكن مشغولاً للغاية، فيمكنك أن تمسح الحشرات من على الزجاج الأمامي |
| - Yani ağzını kapat ve arka camdaki sakızı kazı! | Open Subtitles | لذا ابقي فمك مطبقاً واكشط المادة اللزجة من النافذة الخلفية |
| Hepsi detaylarda, komiser.Ön camdaki ölü sinekleri görüyor musun? | Open Subtitles | انها في التفاصيل انظر الى الحشرات في ممسحة الزجاج |
| camdaki titreşimi toplar, ...ve onu konuşmaya dönüştürür. | Open Subtitles | فتلتقط إهتزازات من الزجاج فيحوّله إلى كلام |
| Ön camdaki yazıyı sordun mu ona? | Open Subtitles | هل سألتها بشأن الكتابة على الزجاج الأمامي للسيارة ؟ |
| Bilindik şeyler, tıpanın karbon tarihi balmumunun moleküler testi camdaki spektroskopik ışık kırılması falan. | Open Subtitles | قياس المواد الخام تاريخ الفلين تشغيل اختبار الجزيئات على الكربون طيفية الانكسار على الزجاج |
| camdaki tek bir delik hariç odadaki tüm ışığı engellersen ışık projeksiyon görevi görür. | Open Subtitles | هذه كانت نافذة اذا ، تمنع معظم الضوء عن الغرفة إلا نقطة واحدة من الزجاج |
| Ön camdaki radyal kırıklar,.. ...katilin kafasının çarptığını gösteriyor. | Open Subtitles | تشير الكسور الشعاعية على الزجاج الأمامي أنّ رأس الضحية قد إرتطم به. |
| Ön camdaki boruyu çıkart adam. | Open Subtitles | أخرج ذلك الأنبوب من الزجاج الأمامي يا رجل. |
| Bütünlüğü bozulan camdaki vakum çekişi camı parçalayacaktır. | Open Subtitles | السحب الناتج من الفراغ سيقوم بتحطيم الزجاج. |
| camdaki izlerle aynı olabilir. | Open Subtitles | قد تكون مطابقة مثل التى على الزجاج |
| Yağlı camdaki silecek gibi duru bir ses vermeli. | Open Subtitles | وهذا يبدو واضحة الزجاج الأمامي موحلة. |
| Bekle, ön camdaki şey ne? | Open Subtitles | إنتظر ماذا عن الزجاج الأمامي ؟ |
| Bu camdaki kafatası. | Open Subtitles | هذه هي الجمجمة التي في الزجاج الأمامي |
| camdaki eklem izleri. | Open Subtitles | اثار مفاصل الاصابع على الزجاج. |
| Ön camdaki park etiketini gördün mü? | Open Subtitles | هل ترى لاصقة الموقف فى الزجاج الأمامى ؟ |
| Arka camdaki malzemeleri kaldır. | Open Subtitles | الحصول على الاشياء من النافذة الخلفية. |
| Belki de camdaki deliği çoktan görmüşlerdir. | Open Subtitles | لكن ربما يكونون قد شاهدوا الكوّة في النافذة. |