| Özgürlük için can atıyordu, ama Fransa'nın ödeyeceği bedelden de korkuyordu. | Open Subtitles | إشتاق إلى الحرية لكن خاف من السعر الذى يجب أن يدفعه الفرنسيون ثمنها |
| Turna öğrenci olabilmek için can atıyordu. | Open Subtitles | لطالما إشتاق كرين الى ان يكون أحد الطلبه |
| Düşüncelerini kabilesi ile paylaşmak için can atıyordu. | Open Subtitles | كان متحمساً لمشاطرة فكرته مع القبيلة. |
| Dün bana geldiğinde, Cahill'le savaşmaya yardım etmeye can atıyordu. | Open Subtitles | -حينما أتى لي يوم الأمس، كان متحمساً لمساعدة على قضية(كيهل ) -هذا هو (لويس ) |