| cenaze arabası almaya gelene kadar, tabut oradaymış ve bu sabah buraya getirmiş. | Open Subtitles | كان التابوت لديهم حتى نقلته عربة نقل الموتى وأحضرت إلى هنا صباح اليوم |
| Hayır, hayır. cenaze arabası kullanacak yaşa geldin. | Open Subtitles | أنت كبيرة بما فيه الكفاية كي تقودي عربة نقل الموتى |
| 16 saat içinde Los Angeles'a inmeli, ve tabutu gümrükten geçirmeliyim. Çünkü orada bir cenaze arabası bekliyor olacak. | Open Subtitles | وأريد أن تدع الجمارك النعش يمر لٔانّ عربة الموتى ستنتظرنا هناك |
| cenaze arabası kaybolmuş. Aynen benim Almanlardan kaçtığım gibi kaçmaya çalışıyor. Nereye gitmiş olabilir? | Open Subtitles | ـ عربة الموتى مختفية، انه يحاول الهرب ـ أين يمكنه الذهاب؟ |
| Bu, sorun çıkarmayan bir cenaze arabası. | Open Subtitles | سيارة الموتى هذه لا تحدث جلبة |
| Bu, sorun çıkarmayan bir cenaze arabası. | Open Subtitles | سيارة الموتى هذه لا تحدث جلبة |
| polisin yanı sıra bir ambülâns ya da bir 'cenaze arabası' gönderecekmişsiniz. | Open Subtitles | ارسل سيارة اسعاف وعربة موتى |
| Birazdan yanından bir cenaze arabası geçecek. Üç, iki... | Open Subtitles | .. عربة موتى ستمر في طريقك في ثلاثة، أثنان |
| Artık bir "cenaze arabası" değil, geleceğin birinci sınıf kurtarma aracı. | Open Subtitles | ولم تصبح سيارة لنقل الموتى بل اصبحت الناقلة الفاخرة والمستقبلية للمرضى |
| Bir cenaze arabası gibi ermin ve siyah saten ile kaplayın. | Open Subtitles | ذلك تمشيا مع الستان الأسود مثل عربة نقل الموتى. |
| Hiç cenaze arabası sürdün mü, Harold? | Open Subtitles | هل سبق لك أن قُدت عربة نقل الموتى يا (هارولد)؟ |
| Hayır, Piotrek cenaze arabası kullanıyor. | Open Subtitles | كلا, بيوتريكا تقود عربة نقل الموتى . |
| - cenaze arabası gitmiş. - Benim denediğim yolla kaçmaya çalışıyor. - Nereye gidebilir? | Open Subtitles | ـ عربة الموتى مختفية، انه يحاول الهرب ـ أين يمكنه الذهاب؟ |
| Kim isterse -- dostları, ailesi, hemşireler, gönüllüler, cenaze arabası sürücüsü de, şimdi -- bir hikâye anlatır veya şarkı söylenir ya da sessizlik, çiçek yapraklarını üzerine serperiz. | TED | أي شخص يرغب أحد النزلاء الآخرين, العائلة, الممرضين المتطوعين وحتى قائدي عربة الموتى يشاركون بقصة أو أغنية أو بالصمت في حين ننثر الجثة ببتلات الورد |
| cenaze arabası çok güçlü. | Open Subtitles | سيارة الموتى مقاتلة |
| Kasabada, tepesinde büyük, dev hayalet şekli olan bir cenaze arabası kullanan varken | Open Subtitles | كيف سيأخذني (سام) بجدية وعربة موتى تسير في البلدة |
| Ve o tabutun gümrük işlerini halletmem gerek çünkü orada bir cenaze arabası bekliyor olacak.... | Open Subtitles | و أريد هذا الكفن لإبعاد الضرائب، لأن ستكون هناك عربة موتى بالانتظار هناك، و أحتاج هذه العربة... |
| ~ Fil arka tarafta. ~ Bu bir cenaze arabası! | Open Subtitles | كنت أقصد شكل السيارة ككل - انها سيارة لنقل الموتى - |