| Evet, Chelsea Pier'de işe başlayana kadar orda hosteslik yaptı. | Open Subtitles | أجل، لقد كانت مُضيِّفة، حتى بدأت العمل في، تشيلسي بير |
| Chelsea'den evinde kalması için bir şans daha vermesini istedim. | Open Subtitles | لقد أقنعت تشيلسي بإعطائي فرصة أخرى لقضاء الليلة في منزلها |
| Chelsea, burası lise vEgas değil. Giysi değiştirmene gerek yok. | Open Subtitles | تشيلسي انها المدرسة العليا وليست فيغاس لست بحاجة لتغيير ملابسك |
| Bayan Blair'i tanıyorsam, şehrin en iyi dondurmasını satan Chelsea markettedir. | Open Subtitles | أنسة بلير ذهبت إلى السوق تشيلسي حيث أفضل جيلاتي في المدينة |
| Chelsea ya da başka bir kızı istemiyorum. Seni istiyorum. | Open Subtitles | انا لا اريد تشلسي او اي فتاة اخرى اريدك انتي |
| Clark, Chelsea'ye söylerim Talon'da yerime bakar. | Open Subtitles | كلارك يمكنني أن أطلب من شيلسي الحلول مكاني في التالون |
| Dillon Chelsea' yi elleri kelepçeli gözleri bağlı arabasına attı. | Open Subtitles | ديلون وضعت تشيلسي في السيارة وهي مربوطة اليدين ومعصوبة الأعين |
| Chelsea'deki evime gelip güzellikleri tadacaksınız. | Open Subtitles | سوف أدعوكم جميعاً إلى بيتي في تشيلسي وسنتذوق مسرات الموسم |
| ...Chelsea'de yaşayan 35 yaşındaki bir tatlı aşçısıyım. | Open Subtitles | أنا البالغ من العمر 35 عاما المعجنات طاه الذي يعيش في تشيلسي. |
| Chelsea şeker dükkanlarını lüks giyim mağazalarına dönüştürmüştü. | Open Subtitles | بتحويل محلات الخياطه بمنطقة تشيلسي إلى محلات ملابس فاخره لمحبي الموضه |
| Burası Chelsea Futbol değil, Kamboçya. | Open Subtitles | ماذا تفعلين؟ هذه ليست كرة قدم تشيلسي هذه كمبوديا |
| Bu arada Chelsea'de şık bir restoran olan Cafeteria'da bir kavga çıkmak üzereydi. | Open Subtitles | وفي الوقت نفسه، كانت معركة على وشك أن تندلع في الكافتيريا. لكن هذه المرة، كان كافتيريا مطعم عصري في تشيلسي. |
| Kahrolası Cehennem Dünyası'na hoş geldin, Chelsea. | Open Subtitles | مرحباً بكِ في عالم الجحيم اللعين, يا تشيلسي |
| Chelsea, hiçbirimiz onun bu kadar ileri gideceğini düşünmemiştik. | Open Subtitles | تشيلسي, لم يتخيل أحد منا أنه سيأخذه بهذا المقدار |
| Chelsea, bu yerden dışarı çıkınca, sana şimdiye dek gelmiş en güzel gün doğumunun sözünü veriyorum. | Open Subtitles | تشيلسي, عندما نخرج من هذا المكان, أوعدكِ بشروق الشمس الأكثر جمالاً أبداً |
| Hala gol yok ancak Chelsea daha üstün oynuyor. | Open Subtitles | و ما زالت النتيجة من دون أهداف و لكن ما زال تشيلسي يحتفظ بالأفضلية |
| Chelsea'deki evin anahtarları bende. | Open Subtitles | أوه، أنا عِنْدي المفاتيحُ إلى بيتِ تشيلسي. |
| Chelsea Kütüphanesi'ne en az yarım saatlik yol var. | Open Subtitles | نحن نبعد نصف ساعة على الأقل عن مكتبة تشيلسي |
| Broadway üzerinde, Chelsea Üniversitesi yakınında bir bar. | Open Subtitles | فوق العارضة على برودواي، قرب جامعة تشيلسي. |
| Chelsea maçından $4-5 milyon kaldırdım. | Open Subtitles | أنا حصلت على 4 أو 5 مليون مقابل لعبة تشيلسي و حصلت على أكثر من 10 مليون |
| Yani Chelsea yle benim sahnelerimiz daha iyi aslında... | Open Subtitles | نعم، حصل على مشاهد أفضل تشلسي نائمة في سرير |
| Chelsea'nin duygularını incitiyorsun. Ona karşı daha nazik olmak için çabalamanı istiyorum. | Open Subtitles | انت تأذي مشاعر شيلسي واريدك ان تبذل جهدا لتكون ألطف بتعاملها |