| Ben oraya gidinceye kadar, entübe edilmek ve solunum cihazına bağlanmak üzereydi. | TED | عند وصولي هناك، كانت على وشك أن توضع على جهاز التنفس الصناعي. |
| Kendi başına nefes alıp veremiyordu, suni solunum cihazına bağlandı. | TED | وكانت عاجزة عن التنفس فتم وصلها الى جهاز تنفس اصطناعي |
| Kızın çağrı cihazına acil ara mesajı atmıştı. Niçin yaptın diye sordum. | Open Subtitles | كان يتّصل بها على جهاز النداء باعثاً رسالات طارئة، سألته عن السبب |
| Bravo, takip cihazına göre Lucas 10 blok kuzeydeki bir binada. | Open Subtitles | برافو جهاز التعقب يشير الى ان لوكاس داخل بنايه 10بنايات شمالاً |
| Akciğerlerinde sıvı toplanması var, dakikada 50 kez nefes alıyor bir an önce entübe edilip, solunum cihazına bağlanmalı. | Open Subtitles | لديه سائل برئتيه يتنفس بنسبة 50 يحتاج لوضع أنبوب به و توصيله بجهاز تنفس |
| Eğer böyle devam ederse solunum cihazına ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | إذا استمر سيحتاج لجهاز تنفس ماذا؟ |
| Onun iyi derecede sağlıklı olan oğlu, aniden hastalanıyor ve solunum cihazına bağlanıyor. | Open Subtitles | ابنها كان بصحه جيده للغايه انهار فجأه وهو الآن على جهاز تنفس صناعى |
| Sadece iki gün içinde solunum cihazına bağlandı ve üçüncü gün öldü. | TED | ففي يومين فقط، تم توصيل جهاز التنفس الاصطناعي لها وماتت في اليوم الثالث. |
| Bu arada iki grubu aynı anda nasıl MR cihazına nasıl sığdırdığını bilmek isterseniz benimle sonra görüşün. | TED | وبالمناسبة، لو أردت أن تعرف كيف بإمكانها وضع شخصين في جهاز التصوير المغناطيسي في نفس الوقت تحدث لي لاحقاً. |
| Eskiden bu durumda bu küçük hayat cihazına yöneliniyordu. | TED | أشرنا في وقت سابق إلى جهاز تنظيم الحياة |
| Burası çin bu kızın bir solunum cihazına ihtiyacı varmış | TED | وهذه الصورة من الصين . كانت هذه الفتاة تحتاج جهاز تنظيم تنفس |
| Er ya da geç onu solunum cihazına bağlayacağız. | Open Subtitles | في نهاية المطاف سيتعين علينا أن يضعه على جهاز التنفس الصناعى. |
| Yaklaşık olarak beş milyon boru. Solunum cihazına bağladılar. | Open Subtitles | حوالي خمسة ملايين أنبوب وضعوا عليه جهاز للتنفس |
| İşitme cihazına ihtiyacın olunca ağlayarak bana gelme. | Open Subtitles | لا تأتي الي اذا احتجت الى جهاز رقمي للسمع |
| Buraya. İçeri girdiğinizde solunum cihazına bağlayın, ben monitörü alacağım. | Open Subtitles | أوصله إلى جهاز التنفس الصناعي عندما تصبح بالداخل سأحصل علىجهزة المراقبة. |
| Güç ayarı görünmezlik cihazına karşı çalışmayabilir, ancak gücü artırmak alanın sürekliliğini korumamızı güçleştirecektir. | Open Subtitles | أنظمة الطاقة لن تُبطل جهاز التخفي و لكن زيادتها ستقلل القدرة على تعزيز مجال التخفي |
| Baypas cihazına bağlayacağım. Bu cihaz, kalbinin yerine kan pompalayacak. | Open Subtitles | , سأضعك على جهاز صناعي الذي سوف يدفق دمك إلى قلبك |
| Bu odadaki herkesin saat 5'ten önce yalan cihazına girmesini istiyorum yoksa yarın işe hiç gelmeyin. | Open Subtitles | أريد جميع من بالغرفة ان يعرضوا على جهاز كشف الكذب بحلول الساعة الخامسة من مساء اليوم و الا لا تأتوا للعمل غدا |
| Bu kız hayatının geri kalanında bir solunum cihazına bağlı kalabilir. | Open Subtitles | هذه الفتاة يمكن أن تقضي بقية حياتها على جهاز تنفس |
| Troy'u solunum cihazına bağlaman gerekiyor. | Open Subtitles | يجب ان توصل تروي بجهاز التنفس الصناعي الآن حسنا كنت سآتي في وقت سابق |
| İzleme cihazına göre Grand Central Market'in içinde. | Open Subtitles | وفقا لجهاز التعقب، انها فى اقصى اليمين - وسط السوق الكبير. - اجل؟ |
| Adamın orada durup tek yaptığı telefonunuzu empati cihazına dönüştürmek. | Open Subtitles | أعني، هو هناك ينطق بكل هذا الهُراء حول تحويل جهازك المحمول إلى آلة لإبداء التعاطف، |
| - İşitme cihazına bakabilir miyim? | Open Subtitles | أيُمكنني أن أرى سماعاتُ أذنيكِ؟ |