| Seni bilmem tatlım ama bir cinayet davasında daha adım geçerse, ben biterim! | Open Subtitles | أنا لا أَعرف عنك لكن إذا تورط أنا في جريمة قتل أخرى في هذه البلدةِ , فقد إنتهيت |
| Bir cinayet davasında zanlıların gitmesine izin verdi. | Open Subtitles | لقد ترك مشتبهون بهم في جريمة قتل يرحلون. |
| Charlie Crews'un cinayet davasında soruşturmayı yürüten detektif siz miydiniz? | Open Subtitles | لقد كنت رئيس المحققين في قضية القتل لـ (تشارليز كروز ) |
| Charlie Crews'un cinayet davasında soruşturmayı yürüten detektif siz miydiniz? | Open Subtitles | لقد كنت رئيس المحققين في قضية القتل لـ (تشارليز كروز ) |
| Bir cinayet davasında sanığın suçsuz olduğunu kanıtlayacak bir tanığı olup da neden idam sırasında beklediğini merak ediyorum. | Open Subtitles | ينتابني الفضول لوجود شاهد يُؤكد حجة الغياب في قضية قتل وينتهي مطاف موكلك بحكم الإعدام |
| Dutta cinayet davasında kefaletle salınmışsın. | Open Subtitles | لقد تم بكفالة في قضية قتل دوتا. |
| Hiçbir cinayet davasında... kefaleti kabul etmem, bugünün de bir istisna olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أسمح بطلبات الكفالة في قضايا القتل واليوم ليس استثناءا |
| Annenin cinayet davasında onu savunacak bir avukat bulmak için uğraşıyordum. | Open Subtitles | لقد علقت في محاولتي لإيجاد شخص يدافع عن أمك في محاكمة قتل. |
| Babasının cinayet davasında çok önemli bir delili kaybettim. | Open Subtitles | أضعت دليلأ في محاكمة مقتل والده، |
| İkisi de iki ayrı cinayet davasında iki Yakuza aleyhine tanıkmış. | Open Subtitles | كلاهاما كان شاهدين على قضايا قتل ضد عضوين من الياكوزا |
| Çözümlenmemiş dört cinayet davasında şüpheli durumdaydı. | Open Subtitles | فى الوقت الحالى هو مشتبه به فى أربع حالات قتل |
| Şimdi ise bir cinayet davasında şüpheli. | Open Subtitles | و الأن هوَ مشتبه بهِ و خاضع للتحقيق في جريمة قتل |
| Bir cinayet davasında tanık hatta şüpheli bile olabilir. | Open Subtitles | انه شاهد عيان في جريمة قتل وربما حتى يكون مشتبه به |
| Charlie Crews'un cinayet davasında soruşturmayı yürüten detektif siz miydiniz? | Open Subtitles | لقد كنت رئيس المحققين في قضية القتل لـ (تشارليز كروز ) |
| Üçlü bir cinayet davasında anlaşmayı reddeden tek kişiydim. | Open Subtitles | كنت الممتنع الوحيد في قضية قتل ثلاثي. |
| Ama cinayet davasında değil. | Open Subtitles | ولكنها لم تكن قضية قتل |
| Hâlâ neden bir cinayet davasında değil de burada olmanıza şaşırıyorum dedektif. | Open Subtitles | و حتى الان لا ازال متحير، لماذا انت هنا، ايها المحقق و لست فى محاكمة قتل -هل تستطيع الاجابة على هذا ؟ |
| Jackson Hale cinayet davasında yasal danışmanlarız. | Open Subtitles | نحن مستشاران قانونيين في محاكمة مقتل (جاكسون هايل). |
| Yedi tane taammüden cinayet davasında ayak işlerine baktım... iki infaz gördüm. | Open Subtitles | لقد لعبت دور المرمطون في سبعة قضايا قتل |
| 12 yıllık Eyalet Ceza Hâkimi, bakmış olduğu üç cinayet davasında müsamaha göstermesine karşılık rüşvet aldığı iddialarıyla hüküm giydi... | Open Subtitles | مُحارب الجريمة للمحكمة الجنائية للدولة أُدين بالحصول على رشاوى في مقابل التساهل في ثلاث حالات قتل |