| Ama o döküntüyü bunun gibi kullanamazsın. | Open Subtitles | لماذا تحتاج هذه الخردة ولديك سيارة كهذه؟ |
| Öyle bir döküntüyü satmaya kalksan 2300'den fazla vermezler. | Open Subtitles | حتى تاجر الخردة لن يعطيك أكثر من 230$ لسيارة كهذه |
| Anlamadım. Ne diye bu döküntüyü aldın ki? | Open Subtitles | لا أفهم، لمَ إشترّيتِ قطعة الخردة هذه؟ |
| İyi hissediyorsan, ayağa kalkıp bana kolunun altındaki döküntüyü gösterebilir misin? | Open Subtitles | إن كانت لديكِ المقدرة، فهل يمكنكِ الوقوف وتريني الطفح أسفل إبطكِ؟ |
| Doktorlukla ilgisi yok. Sağduyu. Kaşımak döküntüyü dağıtır. | Open Subtitles | ليس الدّكتور هراء , أها حاسة عامة , هرش فجوات الطفح |
| Hastanın karaciğer hasarı, döküntüyü ve kanında bulduğumuz kriyoglobülini açıklıyor. | Open Subtitles | قصور الكبد لدى المريض يفسّر الطفح والغولوبين البرديّ الذي وجدناه بدمه |
| Anlamadım. Ne diye bu döküntüyü aldın ki? | Open Subtitles | لا أفهم، لمَ إشترّيتِ قطعة الخردة هذه؟ |
| Bu döküntüyü ne için istiyorsun? | Open Subtitles | لماذا تريد هذه الخردة ؟ |
| Hastanın yanına girebilirsem döküntüyü daha çok inceleyebilirim. | Open Subtitles | لو أمكنني فقط الدخول للمريضة، فبمقدوري فحص الطفح أكثر سألقي نظرة |
| Şimdi, cildindeki döküntüyü anlat. | Open Subtitles | والآن، أخبريني عن ذلك الطفح. |