| Geri döndüğüm için çok mutluyum. Tüm herşey tüyler ürperticiydi. | Open Subtitles | ويسرني جدا ً أن أعود وكان الأمر كله مخيفا ً |
| Böylece geri döndüğüm zaman gerçekten uzayda bulunmuş bir yıldızın olacak. Aman Tanrım! | Open Subtitles | بهذه الطريقة ، حين أعود ، سيكون لديكِ نجمة كان في الفضاء حقاً |
| Endişelenme, eve döndüğüm zaman her inanılmaz, unutulmaz ve mükemmel anı sana anlatacağım! | Open Subtitles | لا تقلق, عندما أعود إلى المنزل سأخبرك عن كل لحظة رائعة وغير معقولة |
| Hükümet kanunlarına göre, döndüğüm an idam edileceğim. | Open Subtitles | وطبقاً للقانون، فيجب أن يتم . إعدامي فور عودتي لهناك |
| Tatilden döndüğüm zaman gelecek hafta devam ederiz. | Open Subtitles | وسنكمل الاسبوع القادم عند عودتي من الاجازة |
| Ve o adamı vurduğumda, o anda farkettiğim şey... ..inancımın ne kadar güçlü olduğu... ..ve Tanrı'ya neden sırtımı döndüğüm. | Open Subtitles | عندما أطلقت الرصاص على هذا الرجل ... عرفت ذلك توا ... كم أنا مؤمن بقضيتي بعمق بأنني يمكن أن أدير ظهري ...إلى الرب نفسه |
| Çocuklar, şunu söylemeliyim ki geri döndüğüm için çok mutluyum. | Open Subtitles | حسناً أيها الصف ، عليّ أن أقول أنني سعيدة بعودتي |
| "Benim, tesadüfen nerede döndüğüm." | Open Subtitles | "أينما أستدير مصادفةً" |
| Eve döndüğüm zaman, bu bittiğinde hep seni bulup yanına uzanacağımı düşünmüştüm. | Open Subtitles | عندما أعود للمنزل عندما ينتهي كل هذا ظننت دائمًا أنه سيمكنني إيجادكِ |
| Üzgünüm. döndüğüm zaman seni ararım. Hoşça kal. | Open Subtitles | . أنا آسفة ، سأتصل بك حينما أعود إلى اللقاء |
| Eve döndüğüm zaman meyve suyu olsa iyi olur | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون هناك عصير عندما أعود للمنزل |
| Eve döndüğüm zaman onun nerede olduğunu ne yaptığını, herşeyi bilmek isterdim. | Open Subtitles | وعندما أعود للبيت أريد أن أعرف أين ذهبت.. وماذا فعلت في غيابي، كل شيء |
| Çişimi yapacağım, tansiyon haplarından al döndüğüm zaman daha fazla konuşmayalım. | Open Subtitles | حسناً، سأتبوّل، وأنت خذ أحد حبوب ضغط دمّك وعندما أعود دعنا لا نتكلّم أكثر |
| Tekrar normal insanlar arasına döndüğüm için mutluyum. | Open Subtitles | شكرا لكم على حضوركم. صدقوني، ويسرني أن أعود مع الناس العاديين. |
| Fakat ben dedim ki,döndüğüm zaman. Kukunu kontrol edeceğim. | Open Subtitles | لكنى قلتُ، حينما أعود سأكشف على عُذريتكِ |
| Ben Tokyo'dan yeni döndüğüm ve imalathanenin başına geçtiğim sıralar... | Open Subtitles | عندما أعود فقط من طوكيو . . من عند مدير مصنع الحلوى |
| Televizyonunu geri almak için geri döndüğüm ilk günü seçmen mantıksız. | Open Subtitles | إنه ليس منطقياً بالنسبة لك أن تختار اليوم الأول من عودتي لكي تطالب بجهاز التلفاز خاصتك |
| Hükümet kanunlarına göre, döndüğüm an idam edileceğim. | Open Subtitles | وطبقاً للقانون، فيجب أن يتم . إعدامي فور عودتي لهناك |
| Söylediğim zaman yüzünü görmek istiyorum. döndüğüm zaman söylerim. | Open Subtitles | أريد أن أرى تعابير وجهكِ عندما أخبركِ سأخبركِ عند عودتي |
| Arkamı döndüğüm anda Richard ve Kahlan'a istediğin şeyleri yapman için mi? | Open Subtitles | لتفعلي ما يحلو لكِ (لـ(ريتشارد)و ( كالين.. باللّحظة التى أدير بها ظهري؟ |
| Beni görmeye geldiğine çok sevindim. Gerçekten sıvılarımı hareketlendirdin. döndüğüm için mutlu oldum. | Open Subtitles | أنا سعيدٌ لأنّك لجأتِ إليّ للنصيحة لقد أعدتني إلى حرارة العمل وسعيد بعودتي |
| "Benim, tesadüfen nerede döndüğüm". | Open Subtitles | "أينما أستدير مصادفةً" |
| Seninle evlenmek istediğime Tanrı şahidimdir, ama geri döndüğüm gün yapacağım en son şey, kiliseye girmek olacak. | Open Subtitles | الله يعلم كم اريد ان نتزوج ولكن يوم عودتى اول شئ سأفعله هو الوقوف داخل الكنيسة |
| Geri döndüğüm zaman, kan yok olmuştu. | Open Subtitles | وعندما عدت كان الدم قد اختفى |