| Piyano çalarken hata yapacak olsam cetvelle ellerime vurarak döverdi. | Open Subtitles | كان يضربني والدي بعصاة القياس اذا اخطأت العزف على البيانو |
| Çocukken ortalığı dağıtmışsam babam beni bir güzel döverdi. | Open Subtitles | عندما كنتُ طفلاً والدي اعتاد ان يضربني بقوة |
| Karısını döverdi, ama dava düştü çünkü karısı tanıklık etmedi. | Open Subtitles | يضرب زوجته ولكن القضية انهارت لأنها لم تشهد ضده |
| Babam eve hep sarhoş gelir, bağırıp çağırır, bazen bizleri döverdi. | Open Subtitles | يعود أبي للمنزل مخمورا.. ويصيح بصوت عال.. وأحيانا يضربنا |
| Bunun yerine onu döverdi. | Open Subtitles | لم يكن يجلب لها الماء,بل كان يضربها |
| - Lanet bir pislik. Onu döverdi. - Bunu zaten biliyoruz. | Open Subtitles | هذا الفاسد الصغير لقد ضربها نحن نعرف هذا فعلا |
| Babam beni döverdi, aynısını yapmak istemedim. | Open Subtitles | اعتاد أبي على ضربي ولكن لاأريد فعل ذلك معها |
| Sebebi ne biliyor musun? Üvey annem hep döverdi beni. | Open Subtitles | اتعلم، امي بالرضاعة كانت تقوم بضربي كثيرا |
| Babam da onu yaptığı bu şeylerden ve işlediği suçlardan dolayı acımasızca döverdi. | Open Subtitles | وكان والدي، يضربه بلا رحمة... لقيامه بإفتعال المشاكل دائماً... وجرائمه التي كان يرتكبها. |
| Altı yaşındayken, mahallemizde bir oğlan vardı okuldan çıkmamı bekler ve beni döverdi. | Open Subtitles | عندما كان لدي 6 سنوات كان هناك طفل في حينا ينتظر خروجي من المدرسة ويضربني |
| Beşinci sınıftayken her gün bahçede beni döverdi. | Open Subtitles | يضربني كل يوم في ساحة اللعب في الصف الخامس |
| Eğer onu yine ısırsaydım beni döverdi, biliyorum. | Open Subtitles | عرفت أنه أذا قمتُ بعضهِ مرة أخرى فأنهُ سوف يضربني |
| Bana bağırırdı. Beni döverdi. | TED | كان يصيح في وجهي وكان يضربني. |
| 5. sınıfta beni devamlı döverdi. | Open Subtitles | ظل يضربني الى ان وصلت المرحلة الخامسة |
| Babası ordudan atıldı. Günah ve dünyanın sonu hakkında vaaz vermeye başladı. Tobias'ı çok fazla döverdi. | Open Subtitles | فجن جنون والده, بدأ يعطي العظات عن الذنوب, وامور نهاية العالم كان يضرب توباياس بشدة |
| O...sarhoş olur ve annemi döverdi, ben de evini havaya uçurdum. | Open Subtitles | كان... دائما ما يسكر و يضرب أمّي لذً قمت بتفجير منزله |
| Baş belasıydı. Hep birilerini döverdi. Ama senden iki kat daha fazla erkekti. | Open Subtitles | انه كان دائما يضرب رجل ما لكن مع ذلك انه ضعف الرجل الذى انت عليه |
| Her yerimiz morarana kadar döverdi, düzgün yumruk atmayı öğretmek için. | Open Subtitles | كان يضربنا حتى نتورم ليعلمنا تحمّل الضربات القاسية |
| Tabii eskiden, Krampus seni çuvalına atmadan önce bir sopayla döverdi. | Open Subtitles | بالطبع حينها كان كرامباس , يضربنا بالعصا قبل أن يلقي بنا داخل الكيس |
| Onu döverdi ama o sessiz kalırdı. | Open Subtitles | كان دائما يضربها و هى تتحمل ذلك بصمت |
| Korkunç bir adamdı. Onu hep döverdi. | Open Subtitles | كان رجل فظيع، إعتاد ضربها |
| Çocukken babam beni döverdi! | Open Subtitles | اعتاد والدي على ضربي وانا صغير هذا محزن جداً |
| Senin yaşındayken, bir rahibe beni dövdüğünde babam da beni döverdi. | Open Subtitles | لو كانت راهبة قامت بضربي وأنا في سنك، فسأذهب للبيت ليعاقبني أبي. |
| Babası ayyaştı ve onu döverdi. | Open Subtitles | كان أبوه سكيراً إعتاد أن يضربه |
| Ve iki haftada bir beni döverdi. | Open Subtitles | ويضربني كلّ أسـبوعين |
| Usta bunu duysaydı mezarından fırlayıp sizi fena döverdi. | Open Subtitles | لو سمع سيّدنا بهذا لقام من قبره وانهال عليك ضربا |
| Babam Wade ile olan ilişkimi bilseydi beni acımasızca döverdi. | Open Subtitles | أبي كان سيضربني بلا رحمة لو أنه عرف عن وايد |
| Bir şeyleri tamir ettirmek için sürekli beni döverdi. | Open Subtitles | أعني، حتى انه كان بضربني حتى اصلح الاشياء. |