| Bunu söyleyeceğimi hiç düşünmemiştim ama ikimiz iyi bir takım olduk. | Open Subtitles | أتعرف لم أفكر أبداً أني سأقول هذا لكننا بالفعل فريق جيد |
| Haberlerde iki kişinin öldüğünü duyana kadar bir şey düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أفكر بذلك حتى سمعت بشأن الرجلين المتوفين في الأنباء |
| Böyle bir insan olduğunu düşünmemiştim. Aynı ahlaki değerleri taşıyoruz sanmıştım. | Open Subtitles | لم أعتقد أنّك بتلك الوقاحة ظننت أنّنا نتشارك في بعض القيم |
| Kız arkadaşım ve kocasıyla bu kadar iyi vakit geçirebileceğimi hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | أتعرفون, لم أعتقد مطلقا أنني سأقضي وقت طيب متسكع مع صديقتي وزوجها |
| Sadece buna spor şortları giyip, diğer çocuklarla... banyoya girmenin dahil olduğunu düşünmemiştim. | Open Subtitles | لكنني لم أظن أنها كانت تتضمن ارتداء سروال رياضي والاستحمام مع الشبان الآخرين |
| Ama en uçuk hayal gücümde bile bu kadar alçalacağını hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لكن فى أقصى تخيلاتي، لم أتوقع أبداً أنكَ قد تصل لهذا الإنحطاط |
| Bu çok garip. Onu hiç bir Everett olarak düşünmemiştim. | Open Subtitles | الأمر غريب للغاية لم أفكر به قط على أنه إيفيرت |
| Hiç böyle düşünmemiştim. Arka bahçen de 40.075 km uzunluğunda. | Open Subtitles | لم أفكر بهذا من قبل حديقتك الخلفيه طولها 24900 ميلاً |
| Bir gün sonrasına kadar ben bile bu görüntülere bakmayı düşünmemiştim. | Open Subtitles | أنا حتى لم أفكر فى أن أفحص هذا حتى اليوم التالى |
| Ama sorun şuydu bu işi neden istediğimi hiç iyice düşünmemiştim. | Open Subtitles | إذن، كانت المشكلة أنني لم أفكر قط لماذا أرغب بهذه الوظيفة. |
| Ve Steve Gullans'la beraber yazmaya başladığımda bunu düşünmemiştim. | TED | ولم أكن أفكر في هذه حين بدأنا في الكتابة أنا و ستيف جالانس. |
| 1980'lerin çizgi filmiyle ilgili bir karakterdi. Bu kadar hassas olabileceğini düşünmemiştim. | Open Subtitles | كان شخصيّة كرتونيّة من الثمانينات لم أكن أعتقد أنّكِ ستكونين حسّاسة للغاية |
| Oğullarımdan birinin böyle bir yere sahip olabileceğini hiç düşünmemiştim. Güzel. | Open Subtitles | لم أعتقد قط أنّ أحد من أبنائي سيحوز على مكان كهذا |
| Babanla tanışana kadar bir çocuğum olacağını hiç düşünmemiştim bile. | Open Subtitles | لمْ أعتقد قط أنّه سيكون لديّ أطفال، حتى إلتقيتُ والدكِ. |
| Tek yönlü operatör hattın bile, bunun mümkün olacağını bile düşünmemiştim. | Open Subtitles | حتى العامل على الخط الواحد لا أعتقد حتى بأن هذا ممكن |
| Bölümün ufaltılmasından sonra patronum beni göndermişti. Başka bir işe ihtiyacım olduğunu düşünmemiştim. | Open Subtitles | أتعلم , رئيسى السابق أدنى من مركزى ولا أظن أنّى بحاجة لتكرار ذلك. |
| Çok iyi görünüyorsun. Senden bir daha haber alacağımı düşünmemiştim. | Open Subtitles | تبدين بخير حال، لم أظن أنني سأسمع خبراً عنكِ مجدداً |
| Adem'in elması ve penisinin senin ruh ikizin olacağını hiç düşünmemiştim ... | Open Subtitles | لم أتوقع أبداً أن يملك رفيق حياتك تفاحة آدم و عضو ذكري |
| Böyle bir şeyi tahmin ediyordum, ama bu kadar çabuk yapacaklarını düşünmemiştim. | Open Subtitles | لقد تخيلت شيئا مثل ذلك ولكن لم أتخيل أن يفعلوها بهذة السرعة |
| Ünlü birisinin olduğunu söylemişlerdi ama sen olduğunu hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبروني إنّه ملك لشخص مشهور ولكنّ لم أفكّر فيك |
| Buraya ayak basacağımı veya seni burada görmeyi bekleyeceğimi hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أتصور يومًا أنني سأضع قدمًا هنا، أو أتوقع رؤيتك هنا. |
| Ve bir aptal gibi, törene gitmedim, çünkü kazanacağımızı düşünmemiştim. | TED | و كالأبله لم اذهب الى الحفل لانني لم اظن اننا سننجح. |
| İlGinç bu kadar çok ortak yanımız olacağını hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | وانا أيضاً ولم اتوقع بأن ثمة شيء مشترك كبير بيننا. |
| Demek istediğim, biliyorum bunu ama, bana ihanet edeceğini düşünmemiştim. | Open Subtitles | اعني، اني اعرف ذلك لاكن لم اعتقد انها ستغدر بي |
| Tanıtımım için, fikirlerini paylaşmak istediğinde bu kadar.. ayrıntılı olacağını düşünmemiştim. | Open Subtitles | عندما عرضتِ عليّ إبداء آرائكِ في حملتي، لم أكن أتوقّع أيّ شئ .. احترافيّ |
| Burası benim muhasebe bürom Bayan Matilda, oturmayı seveceğiniz bir oda olarak düşünmemiştim. | Open Subtitles | هذا مكان حساباتي ,آنسة ماتيلدا ليس غرفة أظنك سترغبين بالجلوس فيها |
| Hiç böyle bir şeyin aklıma geleceğini düşünmemiştim, ama internet arkadaşlık sitesi Match.com, üç yıl önce gelip bana bu soruyu sordu. | TED | أنا أبدا ، لم افكر في هذا الاعتقاد، لكن موقع ماتش دوت كوم للمواعدة، قبل ثلاث سنوات جائوا وسألوني هذا السؤال. |
| Onun gideceğini ya da onu ölüme gönderiyor olduğumu ki bu kardeşimi öldürmek gibi bir şeydi gerçekten hiç düşünmemiştim... | Open Subtitles | ولم اتخيل انه سيغادر او انني ارسله الي هناك ليقتل وذلك الامر يبدو وكانه يقتل اخي |
| O kadar ölme şekli varken böyle olacağımı asla düşünmemiştim. | Open Subtitles | من بين كافة سبل الموت لم أحسب أني سأموت هكذا |