| - ...ve sakın taşları düşürme. - Harika, sorun değil. | Open Subtitles | و لا تترك أي حجارةٍ تسقط أه، رائع، لا مشكلة |
| Bir nasihat vereyim mi? Kılıcını düşürme. | Open Subtitles | أيمكننى أن أعطيك نصيحه صغيره لا تسقط سيفك |
| Scotty, kapıyı açabilir misin? Yumurtaları düşürme. | Open Subtitles | سكوتى إفتح الباب و لا توقع البيض |
| Bu yüzden, şu helikopteri düşürme konusunda ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | اذاً ما الذى تريد فعله بشأن إسقاط هذه المروحية؟ |
| - Bana ne yapacağımı söyleme. - O zaman düşürme Vincent. | Open Subtitles | لا تملي علي ما يجب فعله - . " لذا , لا تسقطها " فينست - |
| Lütfen beni düşürme. | Open Subtitles | رجاء لا تسقطني |
| - Evet, annem tilki çişine bayılır. Tanrım! Onu sakın düşürme. | Open Subtitles | ـ أمي سوف تحب بول الثعلب ـ يا إلهي، لا تسقط ذلك |
| Sabunu düşürme. | Open Subtitles | لا تنسى ان لا تسقط الصابون هيا بنا |
| Sabunu sakın düşürme. Sabunu sakın düşürme. | Open Subtitles | لا تسقط الصابون , لا تسقط الصابون |
| Eğer zirveden düşersen diğerlerini de düşürme riskini alırdın. | Open Subtitles | وعندما تسقط فانت تأخذ معك من هم تحتك |
| Hayır! Sakın onu düşürme! | Open Subtitles | لا، لا تسقط ذلك |
| Sarı adam! Lahanaları düşürme! | Open Subtitles | ايها الاجاشى الاصفر لا توقع الملفوف |
| Sarı adam! Lahanaları düşürme! | Open Subtitles | ايها الاجاشى الاصفر لا توقع الملفوف |
| Nesneleri düşürme, kas zayıflığı. Zayıf gece görüşü. | Open Subtitles | إسقاط الأشياء و ضعف العضلات ضعف الرؤية ليلاً |
| Nesneleri düşürme, kas zayıflığı. Zayıf gece görüşü. | Open Subtitles | إسقاط الأشياء و ضعف العضلات ضعف الرؤية ليلاً |
| Sakın düşürme, aksi halde beni yakar. | Open Subtitles | لا تسقطها والا سيطرودوننى |
| - Arjan, düşürme! | Open Subtitles | ارجون ارجون لا تسقطها |
| Sakın beni düşürme! | Open Subtitles | لا تسقطني |
| Bunu yukarı götür, ve sakın düşürme. | Open Subtitles | خذ هذا للاعلى وتأكد من الا تسقطه |
| Hatırla, eğer biri bize evlenme teklif ederse diğerini arayıp, ilk iş olarak "telefonu düşürme" diyecektik. | Open Subtitles | تذكرين كيف كنا دائماً نقول عندما يعرض على أحدنا الزواج أنها تتصل بالأخرى وأول ما تقوله لا تسقطي التليفون |
| Tamamdır, düşürme sakın. | Open Subtitles | حسناً لا تسقطيه |
| Çocuk düşürme yasasının değişmesini istememin nedeni bu. | Open Subtitles | لهذا السبب أظنّ أنه يجب تغيير قوانين الإجهاض |
| Sopayı düşürmemeye çalış. Sopayı düşürme. | Open Subtitles | لا تدحرج المضرب لا تدحرج المضرب |
| Uykuya yenik düşürme. | Open Subtitles | لا تدع الليلة تمضى لا تدع اللقاء ينتهى |
| - düşürme sakın. - Düşürmem. | Open Subtitles | ستسقطه ـ كلا، لن أفعل |