| Yarım bir adam olabilirim belki lakin en azından düşmanlarımla yüzleşecek cesaretim var. | Open Subtitles | نصف رجل ربما, ولكن على الأقل لدي الشجاعة كي أواجه أعدائي. |
| Resmen düşmanlarımla taraf oluyorsun. Tek başıma daha iyiydim. | Open Subtitles | تقف مع أعدائي من الأفضل أن أبقى وحيداً |
| düşmanlarımla nasıl başa çıktığımı gördün. | Open Subtitles | لقد رأيتم كيف أتعامل مع أعدائي. |
| İşimi küçümsüyorsun düşmanlarımla yemek yiyorsun. | Open Subtitles | لقد استخففت بعملي وتتناول العشاء مع اعدائي |
| Artık düşmanlarımla yüzleşmeye hazırdım. | Open Subtitles | كنت مستعدا الآن لمجابهة اعدائي |
| Ben her zaman düşmanlarımla anlaşma yapmak istemişimdir. | Open Subtitles | لقد كنت دائماً على استعداد للمساومة مع أعدائى ألا يمكننا أن نعقد معاهدة ؟ |
| düşmanlarımla yüzleşiyorum. | Open Subtitles | هذه الطريقة أستطيع مواجة أعدائي . |
| düşmanlarımla pazarlık yapmam. | Open Subtitles | أنا لا أتفاوض مع أعدائي |
| düşmanlarımla pazarlık yapmam. | Open Subtitles | أنا لا أتفاوض مع أعدائي |
| düşmanlarımla tek başıma hesaplaştım. | Open Subtitles | قاتلت أعدائي بنفسي |
| Bana karşı düşmanlarımla birlik olmak sana doğru mu geliyor? | Open Subtitles | أن تتآمري مع أعدائي ضدي? |
| düşmanlarımla aynı masaya oturdun. | Open Subtitles | لقد جلستَ مع أعدائي |
| düşmanlarımla savaşacağım ama adil olarak. | Open Subtitles | سأحارب أعدائي لكنْ بشرف |
| düşmanlarımla yani. | Open Subtitles | مع أعدائي |
| "Etrafım düşmanlarımla çevrili olmalı!" Ama bilmiyor. | Open Subtitles | تم تلفيق الأمر من قبل اعدائي ! هو لا يعلم |
| Artık izin ver de düşmanlarımla beraber öleyim! | Open Subtitles | والأن على وعلى أعدائى |