| Pakistan, Lahore'un dışında küçük bir köyde yaşıyor. | TED | هي تعيش في قرية صغيرة خارج لاهور، باكستان. |
| Yarın öğlen burda olacaklar. St.Louis dışında küçük bir kasabada yaşıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعيشون في بلدة صغيرة خارج سانت لويس |
| Puerto Vallarta'nın dışında küçük bir balıkçı köyüne. | Open Subtitles | قرية صيد سمك صغيرة خارج " بيروتو فلارتا " |
| Amerika'da doğdum, fakat son 11 yıldır Kampala'nın dışında küçük bir okuldaydım. | Open Subtitles | أنا ولدَت في أمريكا، لكن لل11 سنة الماضية... أنا كُنْتُ في مدرسة صغيرة خارج كامبالا. |
| Ottawa'nın dışında küçük bir kasaba. | Open Subtitles | بلدة صغيرة خارج أوتاوا |
| Metropolis dışında küçük bir araştırma merkezi satın aldım. | Open Subtitles | اشتريت مؤخراً منشأة أبحاث صغيرة خارج (ميتروبوليس) |
| Evet, Sparti'nin dışında küçük bir köy. | Open Subtitles | " أجل إنها قرية صغيرة خارج " سبارتي |
| Sid hâlâ Mobile'in dışında küçük bir kasabada yaşamını sürdürüyor. | Open Subtitles | لا زال (سيد) يعيش في بلدة صغيرة خارج (موبيل) |
| Marjorie Nugent, Carthage, Teksas'ın hemen dışında küçük bir mezarlıkta, eşinin yanında yatmaktadır. | Open Subtitles | دُفنت (مارغوري نوغنت) بجانب زوجها في مقبرة صغيرة (خارج (كارتدج |
| -Grabilovka'nın hemen dışında küçük bir köy. | Open Subtitles | -إنها قرية صغيرة خارج "غرابيلوفكا ". |
| Londra'nın dışında küçük bir kasaba. | Open Subtitles | "إنّها بلدة صغيرة خارج "لندن |
| Omaha'nın dışında küçük bir kasaba. | Open Subtitles | (بلدة صغيرة خارج (أوماها |