| Evet. Suya girmek bana da iyi bir fikir gibi geldi üniversiteli. | Open Subtitles | نعم الصعود الى المياه يبدو فكرة جيدة بالنسبة لي ايها الطالب الجامعي | 
| Ve ancak seneler sonra düşündüm de belki de dört yaşındaki bir çocuğu eski tarz, vidalanamayan yüksek sigorta paneline dayamak çok da iyi bir fikir değilmiş. | TED | وبعدها بسنوات بدأت أفكر أنها لم تكن فكرة جيدة أن نضع طفلا بعمر الأربع سنوات داخل لوح قديم التصميم وتيار كهربائي عالي. | 
| Bence senin Lumbergh'le yatman da iyi bir fikir değildi. | Open Subtitles | ربما لم يكن النوم مع لمبرج فكرة جيدة أيضاً | 
| Ruth Brown, iyi bir fikir; Ruth Brown, iyi bir fikirdi, hâlâ da iyi bir fikir. | Open Subtitles | روث براون فكرة جيدة ، أعني كانت فكرة جيدة و ما زالت جيدة | 
| Ancak bu lafı bir bayana söylemek o kadar da iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | ليست فكرة جيدة لتقول هذا لإمرأه, على أية حال, وجدتها | 
| Bugün için çok da iyi bir fikir olduğunu düşünmüyorum ya da hiç bir zaman için. | Open Subtitles | لا أظن أنها فكرة جيدة الذهاب اليوم أو ابدا. | 
| Düşündüm de bu o kadar da iyi bir fikir olmayabilirmiş. | Open Subtitles | أعتقد أن هذه لم تكن فكرة جيدة على الإطلاق. | 
| Bu sisin içinde dışarı çıkmak çok da iyi bir fikir değil, dostum. | Open Subtitles | ليست فكرة جيدة لتذهبي لأيّ مكان اليوم، مع هذا الضباب | 
| Ona pastanın çok da iyi bir fikir olmadığını söyledim. | Open Subtitles | وقلت لها اني لا أعتقد الكعكة كانت فكرة جيدة | 
| Bunun çok da iyi bir fikir olmadığını söyledim. | Open Subtitles | وأنا قلت لها أن هذه ليست فكرة جيدة لماذا؟ | 
| Bu birden bire çok da iyi bir fikir değilmiş gibi gelmeye başladı. | Open Subtitles | يا آلهي هذا مخيف لا اعتقد انها فكرة جيدة | 
| Jack, bütün içten gelen saygılarımla ifade etmeliyim ki, Max ile aynı odada kalmak bana da iyi bir fikir gibi gelmiyor. | Open Subtitles | جاك، مع كل الاحترام الواجب، لا أعتقد أنها فكرة جيدة تلك الغرفة وأنا مع ماكس سواء. | 
| Evet. Hayır, doğru. Yani bu o kadar da iyi bir fikir değilmiş, değil mi dostum? | Open Subtitles | لا ، بل صحيح لعلها لم تكن فكرة جيدة ، يا صاح؟ | 
| Beni burada tutmanız da iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | لا أعتقد أن إبقائي محبوسا فكرة جيدة أيضا | 
| Engelleri görebilen lazer bir uzaklık ölçer ekledik. Robot kullanıcısı olarak söylemeye çalıştığım eğer bir sandalyeyle karşılaşırsam bana izin vermez, etrafından bir rota çizer bu da iyi bir fikir gibi gözüküyor. | TED | زُود بمكتشف ليزري محدود النطاق يمكنه أن يرى العقبات، وإذا حاولت أنا كمشغل للروبوت، على سبيل المثال، الاصطدام بكرسي، فلن يسمح لي بذلك، بل سيخطط مسارًا حوله، وهو أمر يبدو فكرة جيدة. | 
| Babam da iyi bir fikir olduğunu düşünmüştü. Kısa bir süre! | Open Subtitles | لقد ظن أبى للحظة أيضاً أنها فكرة جيدة | 
| Çok da iyi bir fikir. Priz için fişi de var. | Open Subtitles | وهذه فكرة جيدة جداً سدادة للمقبس | 
| Belki bugün gösteri yapmak o kadar da iyi bir fikir değildir. | Open Subtitles | ربما التمثيلية ليست فكرة جيدة اليوم | 
| Belki de buraya gelmek o kadar da iyi bir fikir değildi | Open Subtitles | ربما لم تكن فكرة جيدة أن آتي إلى هنا | 
| Bence artık John'un, ben ve bizim çocuklarla işten sonra dışarı çıkması çok da iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | لا أعتقد أنها فكرة جيدة خروج "جون" معي أنا والشباب بعد العمل بعد ذلك. |