| Ben aradım efendim. Uzaylıları avlıyoruz. O da onlardan biri. | Open Subtitles | لقد هاتفتُها يا سيدي نحنُ نطارد الفضائيين وهي واحدة منهم. |
| O da onlardan. Hepsini asalım derim. Hepsini! | Open Subtitles | إنها واحدة منهم أنا أقول قيّدوهم ، جميعهم |
| Yapabildiğim daha pek çok iş vardır ama, evet bu da onlardan bir tanesi. | Open Subtitles | لدي ميول كثيرة لكن أجل أظن أنها واحدة منهم |
| İşte onunla dışarı çıktık. Yolda bir grup fahişe vardı, bu da onlardan ikisini tanıyormuş. | Open Subtitles | أجل، عندما خرجنا كانت هناك مجموعة من العاهرات، وكانت تعرف اثنتين منهن بالاسم |
| Onun da onlardan biri olduğunu bir bakışta söyleyebilirim. | Open Subtitles | وسكرتيراتك وراقصات التعري أستطيع القول بمجرد النظر أنها واحدة منهن |
| Hayatımda bazı değişiklikler yapmalıyım ve bu da onlardan biri. | Open Subtitles | سأغير بعض الأشياء في حياتي وهذا واحد منها |
| Evet o da onlardan biri ile evde turta pişiriyor! | Open Subtitles | أجل , و هو بمفرده في المنزل يعدّ الفطيرة مع واحدة منهم |
| Onu ben aradım, efendim. Uzaylıları avlıyoruz. O da onlardan bir tanesi. | Open Subtitles | لقد هاتفتُها يا سيدي نحنُ نطارد الفضائيين وهي واحدة منهم. |
| - Olga Seminoff da onlardan mıydı? | Open Subtitles | و اولجا سيمنوف كانت واحدة منهم ؟ |
| Resimdeki kadın da onlardan biri. | Open Subtitles | المرأة فى تلك الصورة واحدة منهم |
| Artık o da onlardan biri, değil mi? | Open Subtitles | هي واحدة منهم الآن ، أليست كذلك؟ |
| Tanrım, tam da onlardan biri gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | يا للهول، أصبحت واحدة منهم الآن |
| - Çünkü bir anlamda o da onlardan biri. | Open Subtitles | لأنهم يعرفون أنها واحدة منهم |
| Birkaç farklı iş var ve bu da onlardan biri. Bu yüzden... | Open Subtitles | حسنا, هناك العديد من النماذج لتجتازها و هذه واحدة منهن فلذا000نعم |
| o da onlardan biriymiş gibi hareket etti. | Open Subtitles | تظاهرَت بأن تكون واحدة منهن |
| O da onlardan biri. | Open Subtitles | انها واحدة منهن |
| - O da onlardan biri. | Open Subtitles | إنها واحدة منهن |
| Bu bir alışkanlık! O da onlardan biri. | Open Subtitles | إنها عادة سيئة إنه واحد منها أيضاً |
| Bu da onlardan biri. | Open Subtitles | وهذا مجرد واحد منها |