| Daha dün karın bana evde Allah'ın nimeti yok diyordu. | Open Subtitles | بالأمس زوجتك أخبرتني بأنك أكلت عشاء الأطفال كلّه. هذا يكفي. |
| Fakat kocasını bırakmayan oydu. Lord Edgware'le Daha dün konuştum. | Open Subtitles | ولكنه لا يعارض فى طلاقها, لقد تحدثت الى اللورد بالأمس, |
| Daha dün hiç çocukları yoktu, şimdiyse yedi yaşında bir çocukları var. | Open Subtitles | البارحة لم يكن لديهم حتى ولد والآن عِنْدَهُمْ ولد بعمر سبعة سنوات |
| Annenizle babanız sanki Daha dün ilk asalarını almaya gelmiş gibi. | Open Subtitles | يبدو وكأنها البارحة عندما كان أبواك هنا يشتريان أول عصيهما السحرية |
| Başka bir yerle karıştırıyor olmalısınız, ben Daha dün oradaydım. | Open Subtitles | يبدو أنك تتحدث عن مكان آخر لأننى كنت هناك أمس |
| Daha dün dünyadaki en güzel duygunun parmaklarını emmek olduğunu sen söylemiyor muydun? | Open Subtitles | بالامس قلت ان افضل شعور على سطح الارض كان عندما تُمص اصابع رجليك |
| Daha dün gibi, daha yeni olmuş gibi. | TED | واضح لو كان بالأمس كأنه حدث بالوقت الحاضر. |
| Daha dün yaşanmış gibi hissetirmezler. ve bu onlar için çok daha iyidir. | TED | هُم لا يشعرون بحدة العواطف وكأنها حصلت بالأمس فقط، وهذا أفضل مكان ليكونوا فيه. |
| Daha dün, onun resmini kadınlar sayfasına koydum. | Open Subtitles | بالأمس فقط , وضعتُ صورتها في الصفحة الخاصة بالنساء في الصحيفة |
| Satın almış olamaz. Daha dün bir Türk hamamında yazdım. | Open Subtitles | لا يمكنه أن يكون قد إشتراها ، لقد كتبتها بالأمس في حمام تركي ، إنه كاذب |
| Daha dün ajansta, "Hayır, sana göre iş yok" dediler. | Open Subtitles | بالأمس قالت لي الوكالة أن ليس لديهم شيء لي |
| Rodya Daha dün, kardeşine göz kulak olmamı söylemişti. | Open Subtitles | روديا قال لي بالأمس علينا أن نحمي أختي دونيا |
| Kızım ise, bisiklete binmeyi öğrettiğim günler Daha dün gibi... şimdi de orada... | Open Subtitles | وابنتي هذر .. إنها تكبر بسرعة يبدوا وكأنني كنت أعلما البارحة ركوب الدراجة |
| Daha dün çocuk havuzunda, beraber çıplak bir biçimde yüzüyordunuz. | Open Subtitles | يبدو كأنّكم البارحة أنتم الإثنان تسبحون عرايا في بركة الأطفال |
| Daha dün ameliyat oldu, ve sen nasıl olduğunu bilmiyor musun? | Open Subtitles | , لقد خضع لجراحة البارحة و أنتِ لا تعرفين كيف حاله؟ |
| Daha dün onun taze kan örneğini Justin Guthrie'in dairesinde bulduk. | Open Subtitles | وجدنا عينة دم طازجة لها للتو في شقة جاستن غاثري البارحة |
| Yanılıyorsam söyleyin Ajan Bristow ama Daha dün Sloane'u yakalamak için yeteri kadar uğraşmadığımızı söyleyen siz değil miydiniz? | Open Subtitles | صحّحني إن كنت على خطأ، لكن أمس أنت كنت تقف هنا المشتكي ذلك نحن لا نعمل بما فيه الكفاية. |
| Daha dün kırmızı bir arabayı ağaçlı bir yola sokarken gördüm. | Open Subtitles | وآخرها يوم أمس رأيته يدفع سيارة حمراء في الممر خلف المنزل |
| Sonra bir ürünün reklamını, Daha dün arkadaşıma bahsettiğim bir ürün. | TED | وكنت أرى إعلانا لمنتج لقد همست إلى صديق عن أمس |
| Hâlâ aynısın... Daha dün ayrılmışım gibi senden. | Open Subtitles | أنت كما انت سابقا كما لو انني تركتك بالامس |
| Sen onu Daha dün tanıdın. | Open Subtitles | انت لم تقابلية سوى امس كيف يضايقك هكذا؟ |
| Londradan Daha dün geldi. bavulunu açmaya vakit bulamamış. | Open Subtitles | لقد اتت من لندن فقط يوم امس لم يسعها الوقت لتفرغ حقائبها |
| Bilirler beni, nasıl hücum ettiğimi Bapaume'a Daha dün adamlarımla. | Open Subtitles | تكتيكات معاركي معروفة، فبالأمس ومع جنودي... |
| Daha dün çocuktunuz şimdi dövme yaptırıyorsunuz. | Open Subtitles | في دقيقة تكونون اطفالاً و فجأة تكبرون و يكون لديكم وشوم |