| Bir son dakika haberi iletmek için programımızı yarıda kesiyoruz. | Open Subtitles | نقطع برامجنا لنبث عليكم نشرة الأخبار التالية |
| Son dakika haberi. Vahşi hayvan bölgemizde terör mü estiriyor? | Open Subtitles | فى نشرة الأخبار هل الوحش البرى يرهب ساوثلاند ؟ |
| Programımızı bir son dakika haberi için kesiyoruz. | Open Subtitles | نقاطع هذا البرنامج لنشرة الأخبار العاجلة. |
| Son dakika haberi için programı yarıda kesiyoruz. | Open Subtitles | نقاطع هذا البرنامج لنذيع لكم الأخبار العاجلة |
| Washington'dan son dakika haberi var. Uydu yardımı ile Peter Alexder'a Beyaz Saray'a canlı yayına geçmek istiyorum. | Open Subtitles | لدينا أخبار عاجلة من واشنطون أود أن أمر للنقل المباشر |
| Al sana son dakika haberi, baba: Doğum günüm dün değildi. | Open Subtitles | حَسناً، هنا خبر عاجل يا أبي عيد ميلادي لم يكن بالأمس، صحيح؟ |
| Bir son dakika haberi için yayınımıza son veriyoruz. | Open Subtitles | إليكم هذا الخبر العاجل |
| Elimize bir son dakika haberi ulaştı. | Open Subtitles | اخبار عاجلة لقد حصلنا على خبر جديد |
| Sorum silah kontrolüyle alakalı değil, bir son dakika haberi hakkında. | Open Subtitles | سؤالي ليس عن أزمة السيطرة على السلاح، ولكنٌ عن خبرٌ عاجل. |
| Bir son dakika haberi için yayınımızı bölüyoruz. | Open Subtitles | قطعنا هذا البرنامج لننقل لكم نشرة خاصة |
| Ülkemizin başkentinden bir son dakika haberi. | Open Subtitles | هذه نشرة متأخرة من عاصمة بلادنا |
| Defiance, en sevdiğiniz polisten çok önemli bir son dakika haberi var. | Open Subtitles | مرحبا يا (ديفاينس)، لدينا نشرة طارئة من حامي القانون المفضل لديكم |
| Size bildireceğimiz bir son dakika haberi var. | Open Subtitles | لدينا بعض الأخبار العاجلة لنخبركم إياها الاَن |
| 6 saat boyunca son dakika haberi yapacağız. | Open Subtitles | ست ساعات حرفيا لا شيء سوا الاخبار العاجلة |
| Size son dakika haberi vereyim, dışarıda Ron Woodroof'u 30 günde öldürebilecek bir şey yok. | Open Subtitles | دعني أبلغكم الاخبار العاجلة لا يوجد أي شيء يمكن أن يقتل رون وودروف خلال 30 يوماً |
| Son dakika haberi: kadınlar ve işyerindeki cinsel taciz davalarıyla ilgili konuşulmayan hikaye: kadınlar sadece güvenli, hoşgörülü ve tacizsiz bir ortam istiyorlar. | TED | أخبار عاجلة: القصة التي لا تُحكي عن السيدات والتحرش الجنسي في مكان العمل: يريد النساء مجرد بيئة أمنة، مرحبة، وخالية من التحرش |
| Yapımcılarım bir son dakika haberi olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | المنتج يخبرني أن هناك أخبار عاجلة |
| Yeni bir Janis Joplin biyografik filmi için son dakika haberi var. | Open Subtitles | أخبار عاجلة الان بشأن فيلم سيرة " جانيس جوبلين " ـ |
| Bu da senin için son dakika haberi evlat. | Open Subtitles | نعم، جيّد، هنا خبر عاجل لَك، يابني |
| Sana bir son dakika haberi vereyim. | Open Subtitles | هنا خبر عاجل بالنسبة لك. |
| Şimdi ekranlara Goa'dan bir son dakika haberi getiriyoruz. | Open Subtitles | وردنا هذا الخبر العاجل "للتو من "غوا |
| - Son dakika haberi ABD Ulaştırma Bakanı trafik kazasında yaşamını yitirdi. | Open Subtitles | اخبار عاجلة وزير النقل قتل في حادث سير |
| Evet, bir son dakika haberi. | Open Subtitles | أجل, خبرٌ عاجل. |