| Belki, Daniel'ın tahmin ettiği gibi bir zihin nakli, veya yaratıcısı onu olgun yaratmak istemiş olabilir, fakat programlamayı doğru yapamamıştır. | Open Subtitles | حسنا, مثلما إقترح دانيال ربما نقل اليها وعي أو أن ذلك الصانع قصد أن تكون بالغة لكن لم يضع البرنامج الصحيح |
| Mesela ben, hep Daniel'ın masasıyla ilgilenmek isterdim, şimdi bana bak. | Open Subtitles | لقد اردت دائما ان اعمل في مكتب دانيال.. وتحقق مني الان.. |
| Fakat Daniel'ın ne olduğunu anlar anlamaz, sınırsız bir potansiyeli olduğunu gördüm. | Open Subtitles | لكن حالما انا ادركت بماكان دانيال انا رئيت بأن فعاليته كانت محدودة |
| Sadece bir görüntü oluşturuyor. Daniel'ın düşüncelerini ya da başka birşeyi duymuyordum. | Open Subtitles | إنها تعمل على خلق صورة فقط لا يمكننى سماع أو التحكم فى أفكار دانييل الحقيقى |
| Yakında bulabiliriz. Daniel'ın kredi kartı az önce küçük bir lokantada kullanılmış. | Open Subtitles | أعتقد أننا سنمسكة قريباً , بطاقة دانييل الإئتمانية قد إستخدمت للتو فى مطعم محلى فى المدينة |
| Daniel'ın bir arkadaşı. | Open Subtitles | هذا الكولونيل جاك أونيل إنه صديق لدانيال |
| Sanırım biz, zihnimiz ,en azından Daniel'ın zihni tarafından yaratılmış,... ..bir çeşit sanal dünyadayız. | Open Subtitles | ..اعتقد اننا نوعا ما في عالم خيالي خلق من عقولنا الخاصة او علي الاقل من عقل دانيال |
| Bazı durumlar kalıtsaldır, ama Daniel'ın ailesinde böyle bir geçmiş yok. | Open Subtitles | فى بعض الحالات تكون وراثيه ، ولكن لم يصب بها أحد فى عائلة دانيال |
| Daniel'ın programdaki varlığı. Teal'c'in gönülden taraf değiştirmesi. | Open Subtitles | إشتراك دانيال في البرنامج تغيير رأي تيلك |
| General, Daniel'ın bize biraz zaman kazandıracak bir fikri var. | Open Subtitles | جنرال، دانيال جاء بفكرة قد تكسبنا بعض الوقت |
| Bu tam da Daniel'ın enerji alanı tarafından yutulmadan önce yaptığı şeydi. | Open Subtitles | هذا ما كان دانيال يحاول فعله عندما إبتلعه حقل الطاقة |
| Bunu önerdiğime inanamıyorum, ama, Daniel'ın büyükbabasına ne dersiniz? | Open Subtitles | لا أعتقد أننى كنت سأقترح شيئا كهذا لكن ماذا عن جد دانيال ؟ |
| Daniel'ın nerede olduğunu bilebilecek tek kişi o olabilir. | Open Subtitles | ربما يكون الشخص الوحيد الذى يعلم مكان دانيال |
| Nasıl olacak bu iş? Daniel'ın imzası gerektiğinde Kenny'yi yolla. | Open Subtitles | كيف سننجح هذه الطريقة عندما تريد توقيع "دانييل" ارسل "كيني" |
| Ne de olsa her şeyi Daniel'ın fikirlerine hizmet etmek için yapıyorum. | Open Subtitles | بعد كل هذا كل مااعمله ان انجو من نظرة عائلة دانييل |
| Bence bunlar Daniel'ın doğruca polise gitmesi için yeterli. | Open Subtitles | اعتقد أن هذا كل مايحتاجه دانييل ليذهب مباشرة الى الشرطة |
| Willie, çuvalladığımı biliyorum, ama Daniel'ın dairesine girmek suç değil mi? | Open Subtitles | ويلي, اعلم بأني خربت عليكِ ولكن إقتحام منزل دانييل اليست هذه جريمه؟ |
| Daniel'ın dairesinin yedek anahtarları var bende. | Open Subtitles | ألا تعتقد بأن لديّ مفاتيح إحتياطيه لمجلة مييد ومن ضمنها شقة دانييل |
| Juilliard'da eğitim aldı ama Daniel'ın normal bir hayatı olsun diye her şeyden vazgeçti... | Open Subtitles | تدرّبت في معهد جولليارد لكنها تخلّت عن الفكرة ليتسنّى لـ دانييل عيش شبه حياة |
| Daniel'ın dediğine göre, binlerce ışık yılı öteden, yaklaşan Goa'uld gemilerini tespit edebiliyor. | Open Subtitles | ووفقا لدانيال ، فيمكنه أن يلتقط إقتراب سفن الجواؤلد على بعد آلاف السنوات الضوئية |
| Size bir bilgi, Daniel'ın cep telefonu tarifesinde 4 telefon var, | Open Subtitles | .. أليك الحقيقة المضحكة خطة الهواتف الخليوية التجارية لدانيل فيها أربعة هواتف |
| Daniel'ın da benimle daha rahat konuşabileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | و أعتقد أيضاً بأن دانيل سوف أكثر أرتياحاً بالتحدث أليّ |