| Aslında dernek başkanının köpeği davetiyemi yemiş. | Open Subtitles | على ما يبدو أن كلب رئيس الجمعيه أكل دعوتي |
| Sanırım Willie benim davetiyemi otoparkta düşürmüş. | Open Subtitles | اتسائل اذا كان ويلي القى دعوتي في موقف السيارات لا اعتقد ذلك |
| - davetiyemi almadım ama Amerikan posta hizmetlerinin her zaman ki gibi görevini yapamadığını varsaydım. | Open Subtitles | لم أستلم دعوتي لكنّي أعتقد أن خدمة البريد الأمريكي فشل بتوصيلها كعادته. |
| Elden verildi. Gene de sonuçta davetiyemi aldım. | Open Subtitles | سلمتها بيدها لكنني حصلت على الدعوة أخيراً |
| davetiyemi dün gece kapının altından atmışlar. | Open Subtitles | لكنهم أدخلوا الدعوة تحت باب الغرفة هذه الليلة |
| - Yakında. Geçen seferde böyle söylemiştin biliyor musun? Ben hala davetiyemi bekliyorum. | Open Subtitles | لقد قلت هذا في المرة الماضية وتعلم ماذا، ما زلت أنتظر دعوتي |
| Benim Becks'le planım var, davetiyemi ister misin? | Open Subtitles | "أتعلمين ، لدي خطط مع"بيكس أتريدين أن أعطيكِ دعوتي ؟ |
| Loopt davetiyemi kabul ediyorsun. | Open Subtitles | برنامج لووبت : هو برنامج متخصص GPRSلتحديد المواقع عبر تقنية الـ أنت قبلت دعوتي "على برنامج "لووبت |
| Bir parti verdiğini duydum. davetiyemi almadım. | Open Subtitles | سمعت أنّكم تقيمون حفلًا لم تصلني دعوتي |
| Elektronik davetiyemi cevapladığınız için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لكم لإجابتكم دعوتي |
| davetiyemi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لتلبيتك دعوتي منظرٌ رائع هنا! |
| davetiyemi almadım. | Open Subtitles | لم أحصل على دعوتي |
| Görünüşe göre davetiyemi almışsın. | Open Subtitles | أرى أنك أستلمت دعوتي |
| Görünüşe göre davetiyemi almışsın. | Open Subtitles | أرى بأنك إستلمت دعوتي |
| - davetiyemi kaybetmiş olmalıyım. - Sorun da bu. | Open Subtitles | حسنا لابد انني فقدت دعوتي وهي مشكلة - |
| Gun-man. Partine davetiyemi aldım. | Open Subtitles | يامحتال , تلقيت دعوتي لحفلتك |
| Bakıyorum da davetiyemi almışsın. | Open Subtitles | أرى أنّكِ استلمتِ دعوتي |
| -Haskell, davetiyemi versene. | Open Subtitles | مرحباً يا هاسكل اعطيني الدعوة للسماح بالدخول |
| davetiyemi alamadığını düşünmüştüm | Open Subtitles | ظَنَنْتُ أنّك لم تَسْتَلِمْ الدعوة. |
| ♪ Partiye davetsiz gittim, sanırım davetiyemi kaybettiler ♪ | Open Subtitles | هيا ،تخريب الحفلة * * أعتقد أنهم خسروا الدعوة |
| davetiyemi kaçırmış gibi görünüyorum. şu mutlu olaya olan, majesteleri... | Open Subtitles | وأعتقد اننى قد فقدت دعوتى لحضور هذا الحفل البهيج مولاتى. |