| Çünkü diğerinin üstü kurşun delikleriyle doluydu ve insanlar kurşun delikleriyle dolu bir araba sürmemem gerektiğini söyleyip duruyordu. | Open Subtitles | لأن الأخرى كانت تمتلئ بثقوب الرصاص والجميع كان يقول لا يجب أن أقود سيارة مليئة بثقوب الرصاص |
| Nasıl oldu da araban mermi delikleriyle doldu? | Open Subtitles | لماذا تمتلىء سيارتك بثقوب الرصاص؟ |
| -Evet. mermi delikleriyle yapılmış bir kum resmi. | Open Subtitles | -نعم. إنه رسم رملي بثقوب من الرصاص |
| Benim işim yoldaki çukurlarla, solucan delikleriyle değil. | Open Subtitles | ناخبوني يهتمون بالمكسب وليس الفتحات دوديـــــــــة |
| Bekleyin bir dakika göz delikleriyle uğraşıyorum. | Open Subtitles | -تمهلوا، لدي مشكلة بتلك الفتحات |