| Ama Delko'ya süründü mü, üstüne mi sindi, içine mi geçti bilmiyoruz. | Open Subtitles | لذا، نحن لا نعرف إذا ذهب في ديلكو، في ديلكو أو خلال ديلكو. |
| Özür dilerim Bay Delko, ama çek hesabınızdan çok fazla para çekilmiş. | Open Subtitles | " حسناً أنا آسف سيد " ديلكو لكن حساب تحققك مفرط السحب |
| Senin olay yeri inceleme dedektiflerinden Delko canıma okuyor. | Open Subtitles | نعم صديقك " ديلكو " يضع مشاكله أمامي لكن جيد |
| Sen ve Delko iki soygun zanlısını öldürdünüz. Bu durum, burasını benim için en uygun yer yapıyor. | Open Subtitles | أنت و " ديلكو " قتلتم إثنان من مشتبهي السرقة |
| Öyleyse yöneticisi olarak, sence Delko işi batırdı mı? | Open Subtitles | إذاً بصفتك مسؤوله الأعلى هل أخفق " ديلكو " ؟ |
| Bana hep kolaylık gösterirdin Delko. | Open Subtitles | " هيا أنا دائماً أحصل على الجانب الجيد " ديلكو |
| Elbette Delko, seninle geleceğim ama önce DNA'ya uğramam gerek. | Open Subtitles | "ديلكو" أنا سأتواجد هناك، أنا فقط سأحصل على نتيجة الحمض النووي |
| Evet ben Eric Delko. O Ryan Wolfe. | Open Subtitles | " أجل " إيريك ديلكو " , وهذا " برايان وولف |
| Evet. Delko pencereden atılan nesnenin burada olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أجل " ديلكو " قال بأن القطعة التي عبرت من النافذة هنا |
| Benim tavsiyem öncelikle Eric Delko olarak konuş. | Open Subtitles | " نصيحتي , تحدث لها مرةً كـ " إيريك ديلكو |
| Küresel yer belirlemenin güzelliği de bu Delko. | Open Subtitles | " أمر رائع يتعلق بتحديد المواقع العالمي " ديلكو |
| Delko'nun bulduğu izmaritin sonuçlarını bekliyorum. | Open Subtitles | لقد سمعت أنا أنتظر نتائج السجائر التي وجدها " ديلكو " على المشهد |
| Delko'u arayayım otele gitsin. | Open Subtitles | أتعلمين، سأتصل بـ "ديلكو" وأجعله يعود إلى الفندق |
| Ben Olay Yeri İnceleme Uzmanı değilim Delko ama niye kurbanın üstünde kan yok? | Open Subtitles | " أنا لست خبير جنائي " ديلكو لكن لماذا لا دم على الضحية ؟ |
| Memur Delko'nun davasındaki çeyrek milyonu ben alacağım. | Open Subtitles | " في قضية الضابط " ديلكو مما يعني أن الربع مليون تذهب لي |
| Bir şey sormama izin ver. Delko'yu vuranın o adam ve o silah olmadığı ne malum? | Open Subtitles | بأن الرجل بذلك السلاح لم يضع رصاصةً في رأس " ديلكو " ؟ |
| Ben Calleigh Duquesne. Bu Eric Delko. | Open Subtitles | " أنا " كاليه دوكين " وهذا " إيريك ديلكو |
| Bu Delko'nun klinik müdürünün çöp torbasında bulduğu ip mi? | Open Subtitles | " هذه المشنقة التي وجدها " ديلكو في قمامة مدير العيادة ؟ |
| Delko sağlık nedeniyle izindeydi. | Open Subtitles | فقط الأمر أن " ديلكو " كان في إجازة طبية |
| Bay Delko, hafıza kaybınızın nedeni birkaç ay önce vurulduğunuzda oluşan beyin hasarı değil mi? | Open Subtitles | " سيد " ديلكو ثغرات ذاكرتك مرتبطة مباشرةً بإصابة دماغية تعرضت لها |
| Delko, 45 dakikadan beri aşağıdasın. | Open Subtitles | يا (دلكو) أنت في الأسفل من 45 دقيقة |