| Bilmiyorum ama eğer Denemezsek bulamayacağımız kesin. | TED | لا أعرف، لكن بالتأكيد لن نستطيع إن لم نحاول. |
| Ama sen, bunun sonunu asla duyamayacaksın eğer Denemezsek. | Open Subtitles | لكنك، لن تسمع نهاية هذا الأمر، إذا لم نحاول. |
| Denemezsek oğlun ya da benim kardeşim yanlarında birçok kişiyle birlikte bu olay tarafından tükenecekler. | Open Subtitles | و إن لم نحاول, فحينها إبنك أو أخي, مع الكثير من الناس معهم, سيفنون من أجل ذلك |
| Dick hayır! Kendimizi Denemezsek bu bilime karşı suç işlemek olur. | Open Subtitles | ستكون جريمه فى حق العلم لو لم نجرب هذا بأنفسنا |
| Ama Denemezsek, bunu bilemeyiz değil mi? | Open Subtitles | لكن إن لم نجرب فلن نعلم أبداً, أليس كذلك ؟ |
| Ama Denemezsek, bunu bilemeyiz değil mi? | Open Subtitles | لكن إن لم نجرب فلن نعلم أبداً, أليس كذلك ؟ |
| Denemezsek oğlun ya da benim kardeşim yanlarında birçok kişiyle birlikte bu olay tarafından tükenecekler. | Open Subtitles | و إن لم نحاول, فحينها إبنك أو أخي, مع الكثير من الناس معهم, سيفنون من أجل ذلك |
| Felicia'ya olanlardan sonra sanki şansımızı Denemezsek bu fırsatı harcamış olacağız. | Open Subtitles | فإنه يبدو وكأنه تضيع بلا فائدة الفرصة إذا لم نحاول, بعد ما حدث مع فيليسيا, |
| Ama eğer Denemezsek kesinlikle karşılığını alamayız. | Open Subtitles | لكن إذا لم نحاول هذا بالطبع لن يكون مكافأة |
| Büyükanne, eğer Denemezsek İngiltere'deki her bir anne-baba çocuklarını kaybedecekler. | Open Subtitles | .... جدتى إذا لم نحاول ... كل أم و أب في إنجلترا سوف يفقدون أطفالهم |
| Eğer Denemezsek, her halükarda ölmüş olacağız, yani... | Open Subtitles | ولكن إذا لم نحاول على الأقل ...فسنموت على أية حال، لهذا |
| Eğer Denemezsek, her halükarda ölmüş olacağız, yani... | Open Subtitles | ولكن إذا لم نحاول على الأقل فسنموت على أية حال، لهذا... |
| Ve eğer Denemezsek, kıçımızı dışarıda bulacağımıza emin olun. | Open Subtitles | -وكونوا على يقين باننا سنكون خارجاً إذا لم نحاول |
| Ve eğer Denemezsek, Nick'in ölümü olduğundan çok daha anlamsız görünecek. | Open Subtitles | وإذا لم نحاول "فعندها موتُ "نيك سيبدو من دونِ فائدةٍ اكثرَ مما يبدو عليهِ حالياً |
| Ama Denemezsek ne olacağının garantisi var. | Open Subtitles | لكن هناك ضمان لما سيحدث لو لم نحاول |
| Kızınızın ölme olasılığı çok düşük Bay Gonzales ama bu yolu Denemezsek siz öleceksiniz. | Open Subtitles | إنه من المستبعد جداً أنت تموت إبنتك , سيد غونزالز لكن إذا لم نجرب هذه الطريقة , أنت ستموت |
| Hâliyle o kitap rafına deli gibi dalıyoruz, çünkü her şeyi Denemezsek sanki hiçbir şey yapmıyormuşuz ve çocuklarımıza karşı yükümlülüklerimizi yerine getirmemiş gibi oluyor. | TED | لذلك نندفع جميعنا بجنون إلى رفوف المكتبة لأننا نشعر أننا أن لم نجرب كل شيء كما لو أننا لا نفعل شيئًا ونتخلف عن التزاماتنا تجاه أطفالنا |
| Eğer bunu Denemezsek, herkes ölecek. | Open Subtitles | ولكن إن لم نجرب هذا، فسيموت الجميع |
| Yeni bir yol Denemezsek Rachel'ı bulamayacağız. | Open Subtitles | إذا لم نجرب شيئًا جديدًا فلن نعثر على (ريتشل) |
| Beklemediği bir şeyi Denemezsek, | Open Subtitles | إذا لم نجرب شيئاً لا يتوقعوه |