| ve Dengenin daha iyi olduğuna inanan erkekler? | TED | هل بوجود رجالٌ يؤمنون بهذا التوازن الافضل والامثل ؟ |
| Bu Dengenin değişmesine ihtiyacımız var. tehditten keyfe dönüşmeli. | TED | علينا اعادة التوازن من الخطر الى المتعة. |
| Şimdi size bu parçacıkları nasıl bildiğimizi, ne olduklarını ve bu Dengenin nasıl işlediğini anlatacağım. | TED | والآن سأمضي شارحا كيف تسنى لنا معرفة هذه الجسيمات.. وما هي هذه الجسيمات وكيف يعمل هذا التوازن. |
| Alerjiler için olağan dışı ve oldukça hassas bir psikolojik Dengenin korunması esasına dayanan bir çözüm buldum. | Open Subtitles | إبتكرت علاج للحساسية الذي يعتمد على الحكم الميزان النفسي الغير معتاد او بالاحري الرقيق |
| Çıplak bir adamın hayatı Dengenin ucunda. | Open Subtitles | حياة الرجلَ العاري معلقة في الميزان. أُخبرتك، انه ميت. |
| Kazancımız, gezegenimizdeki doğal Dengenin geri kazanımı uğruna yaptığımız küçük katkımız olacak. | Open Subtitles | إن الفائدة التي سنكسبها هي إعادة تجديدنا لانسجام هذا الكوكب |
| Kimyasal Dengenin ayarı bozulunca da gerçekten kötü şeyler olabilir. | TED | وعندما يخرج هذا التوازن الكيميائي عن المألوف، يمكن أن تحدث أمور سيئة حقًا. |
| Tersine, çünkü doğal Dengenin kimyasallarla zaten bozulmuş olduğu yerlerde işlem yapıyoruz, | TED | على العكس من ذلك ، لأننا نصل إلى كل حقل استزراع حيث تعطل التوازن بفعل المواد الكيميائية، |
| İnsan ve doğa arasındaki Dengenin sonsuza kadar değiştiği dönem olarak 17. yüzyıl büyük bir öneme sahiptir. | Open Subtitles | كان القرن السابع عشر حداً فاصلاً محورياً عندما اختل التوازن بين الطبيعة والإنسان إلي الأبد |
| O yüzden Ruhlar Dengenin yeni çağına önderlik etmem için beni seçti. | Open Subtitles | هذا هو سبب إختيار الأرواح لي للدخول لعصر جديد من التوازن |
| Dengenin tekrar sağlanması ve oğularımın özgürlüğü için suyu teslim ediyorum. | Open Subtitles | وأسلّم الماء لإعادة التوازن وتحرير أولادي |
| Ve buradaki algoritmik türünde filtrelerdeki buralardaki kişiselleştirilmiş filtrelerdeki, zorlanma bulunmaktadır. Çünkü sizin genelde neye ilk tıkladığınıza bakıyorlar, Dengenin dışına çıkabilir. | TED | والتحدي في هذا النوع من المرشحات الخوارزمية، هذه المرشحات المخصصة، هو أنه، بسبب أنها تنظر أساسا إلى ما تنقر عليها أولا، يمكن أن تتخلى عن ذلك التوازن. |
| Aynı zamanda teknoloji, notaların her zaman oynadığı rolü ele geçirerek içgüdü ile akıl arasındaki Dengenin yönünü olduğu gibi içgüdüsel tarafa değiştirdi. | TED | وفي نفس الوقت فان التكنولوجيا ومن خلال استيلائها على الدور الذي طالما قام به التدوين الموسيقي نقلت التوازن الموسيقى بين الفطرة والذكاء الى الجانب الفطري. |
| Bu Dengenin bozulmasından endişeleniyoruz. | Open Subtitles | نحن مُنزعجون من ان يتم تدمير التوازن |
| Belki de evrensel Dengenin bir parçasıdır. | Open Subtitles | قد يكون جزءاً من التوازن الكوني |
| Dünyayı ayakta tutan Dengenin Aydınlığı. | Open Subtitles | نور التوازن الذي يبقي هذا العالم |
| Ki tüm bunlar Dengenin bozulması yüzünden oldu. | Open Subtitles | و اللذين حدثا نتيجة للنقص في التوازن |
| Dengenin beni için önemi yok. | Open Subtitles | التوازن ليس ذي أهمية بالنسبة لي. |
| Kuvvetinin azalması üzerine, Baba, Anakin'den aydınlık ve karanlık arasındaki Dengenin korunması için kalmasını ve yerine geçmesini ister. | Open Subtitles | مع ضعف قوته , الاب يطلب من اناكين ان يبقي و يأخذ مكانه , ليحافظ على الميزان بين الضوء والظلام |
| Kazancımız, gezegenimizdeki doğal Dengenin geri kazanımı uğruna yaptığımız küçük katkımız olacak. | Open Subtitles | إن الفائدة التي سنكسبها هي إعادة تجديدنا لانسجام هذا الكوكب |