"departmanım" - Translation from Turkish to Arabic

• قسمي
• دائرتي
• إدارتي

Bana gerçekten teşekkür etmek istersen departmanım gerçek bir departman değil.
حسنا إن أردت ان تشكرني فعلا فأن قسمي ليس بقسم فعلا

İkisi de benim departmanım tarafından incelendiler.
كلاهما تمت مراقبتهم أمنيا من قِبل رجال قسمي

Bütün departmanım FBI ile birlikte bu katilin kim olduğunu öğrenmek ve onu tutuklamak için gece gündüz çalışıyor.
قسمي بأسره مع المباحث الفدرالية كانا يعملان 24 ساعة لتحديد هويّة القاتل وإلقاء القبض عليه.

Eğer buna izin çıkarsa benim departmanım buna kamusal fon sağlayabilir.
لو كانت هذه العملية مصرّح بها... لأشركت دائرتي موارد عامة فيها

Burası benim departmanım. Göreve hazır olduğunu bilmeliyim. Teğmen olarak bu benim işim!
هذه دائرتي وعليّ أن أوقن بأنّك ملائم لأداء الواجب، هذا واجبي كملازم!

Benim departmanım, onurlu ve gururlu bir yerdir ve ben de birkaç kötü elmadan bahsedip hepimizi karalayan şikâyetçi basının arkasında durmayacağım.
... إدارتي شريفة و مصدر فخر و لن أقف مكتوف الأيدي . أمام الصحافة الناقمة . علي عدد صغير من تُفاح فاسد

Bu utanç verici bir durum. departmanım için utanç verici.
حسناً، انه احراج لي أي احراج إلى قسمي

Unutma şu an için burası benim departmanım.
،على الأقل بالوقت الراهن هذا يعتبر قسمي

benimle ilgili değil, benim departmanım değil.
-هذا لا يرجع لي , إنه ليس قسمي

Ben başkentte polislik yaparken departmanım Flynn ailesinin önceki neslini bozguna uğrattı.
حسناً، عندما كنتُ شرطيّاً في العاصمة، لقد أحلّ قسمي جيلاً سابقاً من عائلة (فلين).

departmanım size ulaştırmaya çalışacaktır.
سيتأكد قسمي من ان تحصل عليهم

Burası benim departmanım değil.
هذا جيد ليس قسمي

Tüm departmanım uzun zamandır bunu inceliyor.
قسمي كله لم يلاحظ هذا.

Yani, benim departmanım tamamen hazır.
لذا قسمي جاهز للبدأ

Yeter ki iste, departmanım senin gibi birini çalıştırmaktan gurur duyar.
قل هذا وستكون دائرتي فخورة بوجودك معها

Burası da benim departmanım.
هذه دائرتي

Orası benim departmanım değil.
هذهِ ليست إدارتي