| 99'da Avustralya'nın batırılmasından Lucy Diamond sorumlu tutuluyor. | Open Subtitles | من المعتقد ان لوسى دايمند كانت وراء المؤامرة لغرق استراليا عام 1999م |
| Diamond'ın peşinde sadece siz yoksunuz. | Open Subtitles | اتعتقدون أنكم الوحدون الذين تعلمون عن دايمند ؟ |
| Lucy Diamond'la karşılaşıp hayatta kalan tek kişi sensin. | Open Subtitles | انك الوحيدة فقط التى قاتلت لوسى دايمند وعاشت لتحكى عنها |
| Ben Lucy Diamond'ı düşünmeden edemiyorum. | Open Subtitles | اتعرفى انى لا استطيع التوقف عن التفكير حول لوسى دايمند |
| Diamond bana ışık veriyor. İtiraf etmeliyim ki, o bana yeni bir hayat gibi geldi. | Open Subtitles | دايمون أرتني أشعة الشمس عندما كنت صغيرة وأدخلتني في عصابتها. |
| Diamond bir kere başladı mı, yanıma kadar uçarsın. Sonunda beni hissedersin. | Open Subtitles | دايمون عندما تلقي كلمتها تسقط وتبقى ساقطة أتشعرين بي. |
| Aman Tanrım, doğruymuş. Lucy Diamond'la dövüştün mü? | Open Subtitles | ياالهى هل صحيح أنكى تقاتلتى مع لوسى دايمند |
| Bizim kızlardan birinin Lucy Diamond'la karşılaştığını ve hikayeyi anlatmak için... | Open Subtitles | عندما سمعت عن هذه البنت من ضمن مجموعة بناتى والتى حاربت لوسى دايمند وعاشت لتحكى قصتها |
| - "Lucy Diamond narsist bir sosyopat ve mağdur edilmiş bir kız çocuğu. | Open Subtitles | تعانى لوسى دايمند من الظلم لها أثناء تطفولتها |
| Bayan Bradshaw'u Lucy Diamond'ın nerede olduğu hakkında sorguya alın. | Open Subtitles | دقق مع الآنسة برادشاو عن المعلومات التى عندها عن مكان دايمند |
| İçerdeki kaynaklar sanat eserlerinin Lucy Diamond tarafından çalındığını söyledi. | Open Subtitles | ويقول أحد المصادر أن هذه المجموعة من الصور سرقة بواسطة مجرمة سيئة السمعة لوسى دايمند |
| Bu şehirde bir çürüme varsa, bunun kaynağı Lucy Diamond'tır. | Open Subtitles | إذا هناك فساد في هذه المدينة فإن لوسى دايمند تكون خلفه |
| Bu dünyada bir kötülük varsa, onun adı Lucy Diamond'tır. | Open Subtitles | وأذا كان هناك شر فى العالم فإسمة لوسى دايمند |
| Çünkü gerçek şu ki Lucy Diamond'la geçirdiğim anlar hayatımın en mutlu anlarıydı. | Open Subtitles | لأن الحقيقة أن الوقت الذى قضيته مع لوسى دايمند كان أكثر أيام حياتى سعادة |
| Daha önce hiç kimse Lucy Diamond'a bu kadar yakın olmadı. | Open Subtitles | لايوجد شخص واجه لوسى دايمند من قبل |
| Bence Lucy Diamond'ı çok iyi anlıyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أنك تحققتى من شخصية لوسى دايمند |
| Lucy Diamond harekete geçti! Hırsızlık! Kod 99! | Open Subtitles | لوسى دايمند تتحرك سرقة مستمرة كود 99 |
| Aman Tanrım. Lucy Diamond Amy'yi almış. | Open Subtitles | أوه ياالهى لوسى دايمند حصلت على إيمى |
| Bence Diamond bizimle kalmasa daha iyi olur. | Open Subtitles | أعتقد بأنه سيكون الأفضل اذا لم تبفى معنا دايمون. |
| Diamond margarita içmeden kendini iyi hissedemez, ve yanında da biraz şeker iyi giderdi. | Open Subtitles | دايمون لا تريد أن تشعر بتحسن إنها مشتاقة إلى مانجو المارغيتا. نحيلة ومعها السكر. |