| - Annen dik dik bakmanın ayıp olduğunu öğretmedi mi sana? | Open Subtitles | ألم تعلّمكِ أمّكِ بأنّ التحديق بأحدهم تصرّفٌ غير مهذّب .. ؟ |
| Birbirilerine dik dik bakıyorlar. Muhammed Ali, George Foreman'la konuşuyor. | Open Subtitles | كما التحديق ، محمد علي التحدث مع جورج فورمان. |
| Eğer bir bardak elma birası alırsanız arkadaşlarınız dik dik bakmayı bırakabilir. | Open Subtitles | لو أخذت كوباً من شراب التفاح فقد يتوقف أصدقائك عن التحديق |
| Çukur gözlü figür, zoraki gülümseyerek sıska yüzüyle ona dik dik baktı. | TED | بدأت عيونه الغائرة من وجهه الهزيل بالتحديق به، مع رسم ابتسامة ملتوية. |
| Sanki içlerini görüyormuş gibi milletin gözüne dik dik bakar. | Open Subtitles | ينظر في أعينهم يحدق فيهم كأنه يرى ما في داخلهم |
| O tahtaya sessizce tam 3 saattir dik dik bakıyorsun. | Open Subtitles | لقد كنت تحدق صامتا فى هذه اللوحة لمدة ثلاث ساعات |
| Göğüs dekoltesine bakmak, güneşe bakmak gibidir. dik dik bakılmaz. | Open Subtitles | النظر إلى نهد مثل النظر إلى الشمس، لا تحدّق فيه |
| Eğer bir bardak elma birası alırsanız arkadaşlarınız dik dik bakmayı bırakabilir. | Open Subtitles | لو أخذت كوباً من شراب التفاح فقد يتوقف أصدقائك عن التحديق |
| dik dik bakma yarışmasında iyi değil. | Open Subtitles | سأخبرك بما ليست بارعة فيه مسابقات التحديق |
| Burada oturup dişler ve yüzümde tüyler çıkarmamı bekleyerek beni dik dik izlemeniz gerekmiyor. | Open Subtitles | أتعلمان ماذا؟ , أنتما لستما مضطرتان للجلوس هنا و التحديق بي و تنتظران كي تنمو لديّ أنياب و شعر |
| Sadece konusmamakla kalmiyor bana dik dik bakip beynimi patlatmaya çalisiyor. | Open Subtitles | لا يقاطعني فحسب بل يحاول التحديق فيني بقوة ليفجر دماغي |
| - Hemen durdurun onu. - Bana dik dik bakma. | Open Subtitles | أوقفها عن التحديق بي - أوقفها عن التحديق بي - |
| Böyle dik dik bakmaktan hiç rahatsız olmuyorlar. | Open Subtitles | انهم لا يخجلون من التحديق فينا ,اليس كذلك؟ |
| Eğer dik dik bakmaya devam edersem... sonunda onu bulacağım. | Open Subtitles | لو استمريت بالتحديق بها سأكتشف في لحظة ما شيئا |
| Eğer dik dik bakmaya devam edersem... sonunda onu bulacağım. | Open Subtitles | لو استمريت بالتحديق بها سأكتشف في لحظة ما شيئا |
| Bu yüzden, ne zaman birisi bana dik dik baksa, vücudumdaki Agent Orange zehri ortaya çıkıyor ve beni öldürmeye teşvik ediyor! | Open Subtitles | و أكره عندما يحدق أحد بي ذلك يشعرني بالرغبة في القتل ، فهمت؟ |
| Annem 33 yıl boyunca bana dik dik baktı, bunu biliyor muydun? | Open Subtitles | إنها كانت تحدق في وجهي لـ 33 عاماً ، هل تعرف ذلك؟ |
| İyi, şimdi sorabilirsin o zaman. Orada çimenlerin üstünde dik dik bize bakıyor. | Open Subtitles | يمكنكأنتسأليهاالآن، فهي تحدّق بنا من الفناء الأمامي |
| Sadece duvara dik dik bakıp, mırıldanıyordu. | Open Subtitles | كانت فقط تحملق في الحائط وتتمتم |
| Sadece öğrenmeye çalışın, dik dik bakmayın. | Open Subtitles | تصبح كتمثال بشري حاولوا التعلم فحسب و حاولوا ألا تحدقوا , مفهوم؟ |
| Bir çok kişi sana dik dik bakıyor ve telefon özrünü kabul etmiyor | Open Subtitles | ، الناس يحدقون بنا و ليس الكل لديه هاتفٌ خليوي |
| Bize dik dik bakacak bir grup insana ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لسنا بحاجة لمجوعة من الناس يحدّقون فينا. |
| Kahretsin! Ne diye dik dik bakıyorsunuz! | Open Subtitles | ما الذي تحدقون به بحق الجحيم ؟ |
| Sonraki 45 dakika boyunca istediğin kadar duvarlara dik dik bakabilirsin. | Open Subtitles | مرحب بكِ أن تحدقي . للجدران بالخمس و أربعين دقيقة القادمة |
| Niye dik dik bakıyorsun? Polis olman benim için önemli değil. | Open Subtitles | هل تحدقين بي لا يهمني ان كنتِ شرطية |
| Şu taraftan dik dik bakıyordu. | Open Subtitles | طريقة تحديقه بي |
| Alış veriş yaparken insanlar bana dik dik bakıyor. | Open Subtitles | النّاس تُحدّق بي في السوق المركزي.. |