| O yüzden doğru veya yanlış bir şey yoktur bu hayatta yaptıklarınızda. | TED | وبالتالي ليس هناك صح أو خطأ فيما يفعلونه في حياتهم |
| Sonra sen de doğru veya yanlışın olmadığını, sadece anlık bir şey olduğunu söyleyeceksin. | Open Subtitles | و ثم أنت تخبرني بأنه لا يوجد صح أو خطأ فقط اللحظة تقرر ذلك |
| En çok kısıtlamayı kendi başına yaratan ve böylece doğru veya yanlış olduğu ortaya çıktığında bize en fazla bilgiyi veren bir tane seçmek istiyoruz. | TED | نريد اختيار افتراض يخلق أكثر عدد من التناقضات فيه، وبالتالي يعطينا معظم المعلومات عندما يتضح كونها صحيحة أو خاطئة. |
| Ne tür ebeveynler olurdunuz görmek için birkaç soru soracağız, yani doğru veya yanlış cevap yok. | Open Subtitles | نحن فقط سنطرح عليك بعض الأسئلة . لمعرفة المزيد عن أي نوع من الآباء سوف تكونون لذلك ليس هناك أي إجابات صحيحة أو خاطئة. |
| doğru veya yanlış, kendimi savunacağım. | Open Subtitles | سواء أكان صحيح أو خاطئ سأدافع عنه |
| Çünkü doğru veya yanlış yaptığınızı bilmiyorsunuz ve aradığınız bütün şey yüce bir empati. | TED | ولأنك لا تعرف ما إذا كنت على صواب أو خطأ، فأن كل ما ترجوه هو العطف الإلهي |
| Onlar hakkında bir doğru veya yanlış yok. | Open Subtitles | ليس هناك صواب أو خطىء بشأنهم |
| Hadi Johnny, doğru veya yanlış sen de kendi hislerine bağlısın. | Open Subtitles | " هذا ما أقوله , هيا " جوني ضع عواطفك جانباً صحيح أم خاطئ أبعد جانباً |
| doğru veya yanlış kalmıyor | Open Subtitles | لا نتتطرق إن كان صواباً أو خطأ |
| Burada doğru veya yanlış cevap diye bir şey yok. Tamam mı, Chuck? | Open Subtitles | ليس هناك صح أو خطأ هنا اتفقنا يا تشك؟ |
| Biliyor musunuz, burada doğru veya yanlış yok. | Open Subtitles | أتعريفين لا يوجد صح أو خطأ هنا |
| Ne zaman "Benim ülkem, doğru veya yanlış" kavramı değişerek "Sik bunu" oldu? | Open Subtitles | متى أصبحت "دولتي صح أو خطا"َ تتحول إلى "تبا لهذا"؟ |
| Ve biz, onun doğru veya yanlış olduğunu nereden bileceğiz? | Open Subtitles | وكيف سنعرف إذا كانت صحيحة أو خاطئة؟ |
| Evet, sorulariçin doğru veya yanlış bir cevap olmadığını söyledi. | Open Subtitles | - نعم , هي قالت ذلك عندما كانت هناك , لا توجد إجابات صحيحة أو خاطئة |
| Bunda doğru veya yanlış cevap diye bir şey yok. | Open Subtitles | لا توجد إجابات صحيحة أو خاطئة |
| doğru veya yanlış diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | يا، فيشنو ليس هناك أيّ شئ صحيح أو خاطئ |
| Muhtemelen doğru veya yanlış seçiminin bir anlamı yoktu. | Open Subtitles | هذه "صحيح أو خطأ" ربما الإختيار ليس منطقيا. |
| Bu hücreyi açmamak akademik kariyerini mahvedecek doğru veya yanlış? | Open Subtitles | الفشل في فتح هذه الزنزانة سيُؤدّي إلى نهاية مسؤومة لمسيرتكِ الأكاديميّة... صحيح أو خطأ؟ |
| doğru veya yanlış olsa da herşeyi yaparım. | Open Subtitles | في تلك اللحظة، وأنا تفقد مرأى من صواب أو خطأ. |
| doğru veya yanlış. Ona dışarıda ihtiyâcımız var. | Open Subtitles | صواب أو خطأ، نحن بحاجة له فى الخارج. |
| doğru veya yanlış yok. | Open Subtitles | ليس هناك صواب ليس هناك خطأ |
| Modada doğru veya yanlış var mıdır? | Open Subtitles | هل هذا صحيح أم خاطئ في الأزياء؟ |
| doğru veya yanlış olmasının bir önemi yok. | Open Subtitles | لا يهم ما اذا كان الأمر صواباً أو خطأً |