| Beni endişelendiren şey, yukarıdaki bebek doğuracak kız. | Open Subtitles | ما يقلقني هو أن الفتاة ستلد في وقت قريب. |
| Bay Banks, korkarım karınız, birkaç dakika içinde doğuracak. | Open Subtitles | سيد بانكس، أنا أرجَح بأن زوجتك ستلد في الدقائق القليلة المقبلة |
| Ama buzağı doğuracak inekten bahsetmemişti. | Open Subtitles | لكن لا يوجد كلمة عن البقرة التى يفترض أن تلد |
| Daha gelmedi, daha gelmedi. Çocuğumu doğuracak ama daha gelmedi. | Open Subtitles | إنها ليست هنا بعد إنها تلد طفلي وليست هنا |
| Kraliyet kanı taşıyan çocuğu doğuracak kişi o olabilir. | Open Subtitles | قد تكون هي من ستنجب الطفل الذي يحمل الدمّ الملكي ليتمّ بيعه |
| 3 ya da 4 aylık diyebilirim. Evet. Evet, doğuracak. | Open Subtitles | سأقول حوالي 3 أو 4 أشهر وهي ستحتفظ بالطفل |
| doğuracak mısın, kürtaj mı yaptıracaksın? | Open Subtitles | هل ستحتفظين به ام انكِ ستجرين اجهاضاً؟ |
| Rosasharn doğuracak ama bebeğin ailesi olmayacak. | Open Subtitles | و (روزاشرن) سترزق بطفل ولكنه سيكون بلا عائلة |
| İstediğinden bile emin olmadığım bebekleri doğuracak olan benim. | Open Subtitles | أنا التى ستلد الطفلين للحين لست واثقة من رغبتك فيهما |
| Yeni kraliçe daha fazla mı işçi arı doğuracak? | Open Subtitles | هل ستلد الملكة الجديدة مزيدا من النحل العامل؟ |
| Yani sadece bebeği doğuracak Ve bird aha asla görmeyecek bebeğini? | Open Subtitles | إذن هي فقط ستلد تلك الطفلة و بعدها ستُحرم من رؤيتها للأبد ؟ |
| Karım bebek doğuracak. Şimdi dinle, sakın heyecan yapma. | Open Subtitles | ستلد زوجتى طفلاً رجاءً , لا تقتلنى |
| Kliniğe gitmeye hazırız karım orada bebeğini doğuracak. | Open Subtitles | نحن مستعدون للذهاب للعيادة... حيث ستلد زوجتي الطفل. |
| Tebrikler şef! Karınız yarın bir erkek evlat doğuracak! | Open Subtitles | مبروك ، أيها الرئيس . زوجتك سوف تلد طفل غداً |
| Annen ona bir çocuk doğuracak, o da bir esnaf derneğinde kocasına sponsor olacaktı. | Open Subtitles | على أن تلد له ولداً مقابل أن يكفل لزوجها مهنة التجارة |
| Bize hemen bir oda vermezsen arabada doğuracak. | Open Subtitles | سوف تلد في السيّارة إذا لمْ تُحضر لنا غرفة في الحال. |
| Annem bir bebek daha mı doğuracak baba? | Open Subtitles | هل ستنجب أمي طفلاً آخراً يا أبي؟ |
| Sonuçta bebeği doğuracak olan benim. | Open Subtitles | خاصة وأنا التي ستنجب الطفل |
| Pekala. Ne yapacak? doğuracak mı çocuğu? | Open Subtitles | حسناً, ماذا ستفعل هل ستحتفظ بالطفل؟ |
| Tanrım! doğuracak mısın? | Open Subtitles | هل ستحتفظين به ؟ |
| Rosasharn doğuracak ama bebeğin ailesi olmayacak. | Open Subtitles | و (روزاشرن) سترزق بطفل ولكنه سيكون بلا عائلة |
| Çatım uçtu ayrıca karım da çok yakında doğuracak. | Open Subtitles | السقف قد طار وزوجتي دخلت في صدمة مخاض. |
| Bu olay senin açından bazı sonuçlar doğuracak. | Open Subtitles | ،سيكون هنالكَ عواقب .ولن تكون هنالكَ عواقب لي |
| İşler tuhaflaşmasın diye Cam'in bebeğini doğuracak mısın yani? | Open Subtitles | اذن سوف تحظين بطفل كام فقط كي لا تصبح الأمور غريبة؟ |