| Biraz birlikte dolaşalım. Sonra onu almaya buraya geliriz. | Open Subtitles | وتذهبين في جولة معي وسنعود من أجله لاحقاً |
| Çıkıp biraz dolaşalım mı beraber, ne dersin? | Open Subtitles | لما لا نأخذها الى الخارج في جولة اخرى ، هاه ؟ |
| Hadi biraz dolaşalım. Hadi. Hadi, oğlum. | Open Subtitles | دعنا نذهب في جولة هيا عزيزي هيا، تعال |
| İstersen arabayla biraz dolaşalım. Gerekirse cebinden ulaşırlar. | Open Subtitles | أستطيع أن أصطحبك في نزهة بالسيارة , ألديهم رقم هاتفك الخليوي ؟ |
| Onu biz alalım. Hadi biraz dolaşalım. | Open Subtitles | سنأخذ هذا، لنذهب في نزهة |
| Denetçi demek. Yürüyün. Biraz dolaşalım. | Open Subtitles | إنها مشرفة حسناَ لنذهب في جولة اركبي |
| Biraz arabayla dolaşalım mı? | Open Subtitles | ألديكَ الرغبة في جولة صغير؟ |
| Biraz dolaşalım. | Open Subtitles | دعينا نذهب في جولة |
| Gel, biraz dolaşalım. | Open Subtitles | تعال، لنذهب في جولة.. |
| Gel bakalım. Biraz dolaşalım. | Open Subtitles | هيّا، دعنا نذهب في جولة. |
| Arabayla dolaşalım biraz evlat. | Open Subtitles | لنذهب في جولة يا غلام. |
| Arabayla dolaşalım biraz evlat. | Open Subtitles | لنذهب في جولة يا غلام. |
| Gidip biraz dolaşalım. | Open Subtitles | {\pos(190,240)} دعنا نذهب في جولة |
| Hadi, gidelim, Chappie. dolaşalım. | Open Subtitles | تعال، فلنفعل يا (تشابي) لنذهب في جولة |