| Bunun taklit cinayeti olduğunu varsayarsak dosyana bakmanın iyi fikir olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | بالنسبة لفكرة المقلد أظن أنها كانت فكرة جيدة فى النظر إلى ملفك |
| Bu mektup dosyana konulur ve herhangi bir suç işlemen hâlinde karar verme aşamasında davanı inceleyen hakime sunulur. | Open Subtitles | سيوضع هذا الخطاب فى ملفك و لو أدنت فى مرة بجريمة سيقدم إلى القاضى , وحينها سيقوم أو ستقوم |
| Natalie, senin şahsi dosyana şöyle bir göz attım. | Open Subtitles | ناتالي ، بعد حديثنا هذا الصباح قررت ان ألقي نظرة على ملفك الشخصي |
| Natalie, senin şahsi dosyana şöyle bir göz attım. | Open Subtitles | ناتالي ، بعد حديثنا هذا الصباح قررت ان ألقي نظرة على ملفك الشخصي |
| Irene, ben yalnızca... Senin dosyana bakacaktım bir boşluk bulmak için. | Open Subtitles | آيرين، كنت أدرس ملفك وأحاول أن أجد منفذ. |
| - Bu değil. Kesinlikle. Eğer istersen dosyana bakmalısın. | Open Subtitles | بالضبط، أظن أنك يجب أن تنظر في ملفك إن أردت |
| Evet, ama buradaki dosyana bakarsak, görünen o ki, bokunla yulaf ezmeni birbirinden ayırt edemiyorsun. | Open Subtitles | نعم, لكن بتقييم ملفك يبدو أنك لا تعلم شيئاً يا صديقى |
| dosyana bakılırsa salak falan da değilsin. | Open Subtitles | قاموا بمزحة العلامة معك و يقول ملفك أنه قد أغمي عليك و من الأفضل أن لا تمرض |
| dosyana göre bundan önceki okulunda bir numaralı öğrenciymişsin. | Open Subtitles | ملفك يقول بأنك كنت الاولى في مدرستك السابقة |
| dosyana baktim ve darptan dolayi sabikan oldugunu gordum. | Open Subtitles | قرأت ملفك و أرى أن لديك سجل بتهمة اعتداء |
| Ne var ki, şifreni bilmeden dosyana giremem. | Open Subtitles | ما في الأمر، أنّي أحتاج كلمة المرور للولوج إلى ملفك |
| dosyana bakıyordum da, eğer başına bir şey gelirse ailene mektup yazma işinden ben sorumluyum. | Open Subtitles | كنت أطالع ملفك و وظيفتي أن أكتب خطاباً لوالديك لو حدث مكروه لك |
| dosyana göre, işinden atıldığında tesis müdürüne saldırmışsın. | Open Subtitles | مذكور في ملفك أنّكَ هاجمت مديرك عندما تمّ تسريحك من المصنع |
| Eğer kanalda, sen bilirsin yani seni arabaya koyar ve sireni çalıştırırsak insanlar "patronunuz suçüstü yakalanmış" der ve bu dosyana gider. | Open Subtitles | إذا اخترت المركز فلعلمك, سنضعك في السيارة, وسنشعل النور, يراك الناس,يكتشف رئيسك الأمر فيسجل في ملفك |
| Bence senin durumunu kişisel dosyana eklemeliyiz. | Open Subtitles | أعتقد أننا يجب أن نضع حالتك في ملفك الوظيفي |
| dosyana göz attım. - Adın neydi? | Open Subtitles | لقد ألقيت نظرة على ملفك أيمكنك تذكيري باسمك؟ |
| Ne yazık ki bir olay tutanağı yazıp sendika dosyana koymalıyım. | Open Subtitles | للأسف سيتوجب علي أن أكتب تقريرًا عن حادثة, وأضعها في ملفك للنقابة. |
| Bugün, sen duştayken dosyana şöyle bir göz attım. | Open Subtitles | اليوم بينما كُنت فى الحمام لقد بحثت فى ملفك نوعاً ما |
| Bak, dosyana bir federal ajanı öldürmekle tehdit etmeyi de eklemek istiyorsan hemen ekleyebilirim. | Open Subtitles | انظر انت اردت أضافة تهديد لحياة عميل فيدرالي في ملفك سوف اضع هذه التهم الأن |
| Bunu zaten biliyordum, hakim dosyana şöyle yazmıştı "Sanık hiçbir pişmanlık göstermemektedir, ancak bir sürü başka şey göstermektedir". | Open Subtitles | للتوّ عرفتُ ذلك, لأنّ القاضي كتب ذلكَ في ملفكِ. "المدعي عليه لم يظهر أيّ علامات ندم, ولكن ظهرَ أشياء أخرى". |
| dosyana baktım. | Open Subtitles | لقدْ إطلعتُ على ملفاتكِ |
| Burada yaptığın şey kesinlikle dosyana eklenecek, ama içinde bulunduğun durum hala devam ediyor. | Open Subtitles | ما فعلتيه هنا سيساعد قضيتكِ جيداً بالتأكيد لكن مازالت الاتهامات قائمة؟ |