| Onun için eyalet cenazesi yaptılar, tabloyu da yaslı bir dulla tamamladılar. | Open Subtitles | الإف بي آي قتلوا غوس وبعدها أقاموا جنازة حكومية له مكتملة مع الأرملة الحزينة كديكور |
| Yastığındaki kara dulla sana iyi şanslar. | Open Subtitles | هذا جميل حقاً حسناً. حظاً طيباً مع الأرملة السوداء التي رأيتها على وسادتكِ |
| O dulla ve Gem Saloon'da çalışan fahişeyle... birlikte kalıyor. | Open Subtitles | وهي تمكث مع تلك الأرملة والمومس من نزل (ذا جيم) |
| Ayrıca boşanmış biriyle evlenmek, dulla evlenmekten iyidir. | Open Subtitles | ,الى جانب أنه من الأفضل الزواج بمطلقة عوضاً عن أرملة |
| Peygamber'in zengin bir dulla olan evliliğini fırsatçılık olarak görerek sık sık küçümsemektedirler ama kaynaklar aksini söylemektedir, tüm hayatı boyunca O'nu sevmiştir. | Open Subtitles | لنوع الزواج الإنتهازي من أرملة ثرية هذا لم يُذكر في المصادر كان يُحبها طوال حياته |
| İyilik olsun diye veremli bir dulla evlendi. | Open Subtitles | بدافع الرحمة تزوّج من أرملة لديها أطفال |
| O kadar çok dulla konuştum ki hepsi de bir zamanlar hayat doluydu. | Open Subtitles | أعني أنني جلست مع الكثير من الأرامل اللائي اعتدن أن يكنّ مغمورات بالحياة |
| Lütfen dulla işi pişirdiğini söyleme bana. | Open Subtitles | رجاءً لا تُخبرْني قمت بمقابلة الأرملة |
| Eee... yeni dulla anlaşabildiniz mi? | Open Subtitles | Well... كيف سارت الأمور بينك و بين الأرملة ؟ |
| dulla evleneceksin. | Open Subtitles | أنت تنوي الزواج من الأرملة. |
| Sen dulla ilgilen. | Open Subtitles | - اعتن بتلك الأرملة |
| - dulla konuşmaya. - Öyle mi? | Open Subtitles | لمخاطبة الأرملة - أحقاً؟ |
| Birinin acı içindeki bir dulla kötü bir şaka yaptığını sanıyordum. | Open Subtitles | شخص يقوم بمقلبٍ قاسيٍ على أرملة ثكلى |
| Kimse bir dulla evlenmez. | Open Subtitles | لا أحد يَتزوّجُ أرملة |
| Asla bir dulla yatma. | Open Subtitles | لا تنام مع أرملة. |
| Şirket için birkaç dulla hesap görmek bu eski mavnanın elden geçirilmesinden çok daha ucuz. | Open Subtitles | إنها وسيلة أرخص للشركة أن تقوم بتسوية الأمر مع عدد قليل من الأرامل أفضل من أن تقوم بإصلاح تلك البارجة القديمة |