| İtiraf etmeliyim ki, bunu duyunca gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. | Open Subtitles | عليّ أن أعترف أني تفاجئت عندما سمعت ذلك عندما سمعت ذلك |
| Bir tür çocuk bakımı programı başlattığınızı duyunca biraz endişelenmiştim doğrusu. | Open Subtitles | لقد سمعت أنكم افتتحتم مركز لرعاية الأطفال نهاراً وكنت مهتمة بالأمر |
| Siren seslerini duyunca, benim için geldiklerini sandım ve kaçtım. | Open Subtitles | فأخذته , عندها سمعت الصفارات أعتقدت بأنها لي , فأنطلقت |
| Bir çocuğu tehdit ettiğini duyunca teğmenin ne diyecek merak ediyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعلم كيف تقول هذا عندما تسمع أنك تهدد مراهقة |
| Diyorlar ki, Afganistan'da Sovyetler... senin adını duyunca tanklarıyla kaçıyormuş, öyle mi? | Open Subtitles | لقد قالوا إن في أفغانستان عندما سمع السوفيت اسمك هربوا من دبابتهم |
| Onun sesinin benden çıktığını duyunca bir daha beni normal görmen imkansız olur. | Open Subtitles | أعتقد فقط أن سماع صوته يخرج مني سيجعل من المستحيل أن تريني طبيعيًا |
| Onu kurtardığını duyunca öyle mutlu olacak ki tüm o adamların kellesini isteyecek. | Open Subtitles | سوف يكون خبراً ساراً بالنسبة لي عندما يسمع بأنك أنقذته حينها سيطلب رأسك |
| Ama ışık kirliliğinin obezite ile bağı olduğunu duyunca şaşırabilirsiniz. | TED | لكن قد تندهشون لسماع أن التلوث الضوئي يرتبط بالبدانة. |
| Ama senin burada olduğunu duyunca, Perdeden sonra aceleyle yola koyuldum. | Open Subtitles | لكن عندما سمعت بأنك هنا أتيت سرعة بعد إسدال ستار المسرح |
| Dur, dur, dur. Saçını yaptıracağını duyunca ben de bir şeyler karaladım. | Open Subtitles | لحظة ، انتظر ، سمعت أنك ستفعل هذا لذا كتبت بضع نكات |
| Ailemin papalık tehditi altında olduğunu duyunca, yardımımı sunmak için evime geri döndüm. | Open Subtitles | سمعت عن التهديدات التي تواجهها عائلتي من البابا لقد عدت للوطن لأقدم مساعدتي |
| Güneye gittiğinizi duyunca bir gemi bulup denizden gitmek daha iyi olur dedim. | Open Subtitles | أجل ،حسنا،عندما سمعت أنكم سوف تتجهون جنوبا فكرت أنها توصيلة جيدة ،عبر الماء |
| Misafir odasında karyola hazırlatmıştım ama senin geldiğini duyunca onları otele gönderdim. | Open Subtitles | جهزت لهما غرفة الضيوف لكن عندما سمعت أنكِ قادمة، أرسلتهم إلى فندق |
| Misafir odasında karyola hazırlatmıştım ama senin geldiğini duyunca onları otele gönderdim. | Open Subtitles | جهزت لهما غرفة الضيوف لكن عندما سمعت أنكِ قادمة، أرسلتهم إلى فندق |
| Elbet, hele şimdi söyleyeceğimi duyunca daha da doğru bulacaksın. | Open Subtitles | أجل، ستتأكد من ذلك عندما تسمع ما سأقوله وما ستعلمه الآن |
| Belki de eşim bunu duyunca eve gider de biraz dinlenir. | Open Subtitles | ربما إن سمع زوجي هذا، فسيتوقف عن القلق ويعود للمنزل ويرتاح |
| Bunu yapmak istemezdim, ama söylediklerini duyunca... | Open Subtitles | لم أقصد هذا.. لكن سماع هذا يصيبني بالجنون |
| Bak, kesicinin içindeki dinleme aygıtı hâlâ çalışıyor, Mike bu soytarıların bir şey yapacağını duyunca bizi kurtarmaya gelir. | Open Subtitles | اسمع ، جهاز التصنت ما زال في مكانه و حالما يسمع مايكل بما ينتويه هؤلاء المهرجون سيأتي و ينقذنا |
| Oh, eminimki haberi duyunca çok sevinecektir. | Open Subtitles | أوه, أنا متأكد أنه سيكون سعيدا جدا لسماع هذه الأخبار. |
| Silah seslerini duyunca dışarıya baktım ve bir adamın koşarak uzaklaştığını gördüm. | Open Subtitles | لقد سمعتُ بعض الطلقات فحسب ثُم نظرتُ للخارج ورأيت بعض الأشخاص يهربون |
| Senato diplomatik bir gemiye saldırdığınızı duyunca bunun peşini bırakmaya... | Open Subtitles | مجلس الشيوخ الإمبراطوري لن يقبل بهذا عندما يسمعون بأنك هاجمت دبلوماسي |
| - Hayır, efendim. Silah sesini duyunca, kapı ve pencereleri kapattık. | Open Subtitles | لقد اغلقنا الأبواب والنوافذ عندما سمعنا طلق الرصاص. |
| Hayır. Hatırlayacak kadar ayık olanlarda siren seslerini duyunca kaçmışlar. | Open Subtitles | لا أحد صاحي يستطيع التذكر هربوا عندما سمعوا صفارات الإنذار. |
| -Ama geleceğinizi duyunca, Ona kendim sordum. | Open Subtitles | ولكن عندما علمت أنكِ قادمه, سألته هذا السؤال |
| O zaman dün gece, eski eşine boşanma evraklarını verdiğimi duyunca sevinirsin. | Open Subtitles | إذاً ستكونين سعيدة بمعرفة بأنني تعاملت مع زوجتكِ السابقة بشأن أوراق الإنفصال |
| Noel'e bu kadar yaklaşmışken Grinch hakkında konuşmak istemiyorum ama belki gerçeği duyunca anlarsın ki... | Open Subtitles | أنا لا أحب أن أناقش الجرينش جداً جداً لحد كبير , لكن ربما اذا سمعتي الحقيقة سوف تفهمي لماذا |
| Şehirde yeni oyuncular olduğunu duyunca opera biletlerimizi iptal ettim. | Open Subtitles | ألغيت تذاكر الأوبرا لسماعي أن ثمّة لاعبين جدد في المدينة. |
| Yaptıklarını duyunca kendimi suçlu hissettim. | Open Subtitles | عندما علمتُ بشأنِ مافعلتَ شعرتُ بذنبٍ شديد |