| 50'ye dayandım, emekli olmak için en iyi zaman. | Open Subtitles | العمر من 50 ال قاربت لقد للتقاعد وقت افضل |
| Senin yaşın emekli olmak için son derece uygun. | Open Subtitles | عمركَ مقبول بشكل مثالي للتقاعد |
| Roger, emekli olmak için güzel bir yer gibi görünüyor. | Open Subtitles | روجر , إنه يبدو مكان مثالى للتقاعد |
| COMSTAT'tan sonra, emeklilik işlerine gideceksin teğmen olarak emekli olmak için gerekli evrakları dolduracaksın. | Open Subtitles | سلّم أوراقك وأحِل نفسك على التقاعد غدا في مؤتمر عرض الإحصاءات |
| emekli olmak için çok genciz zaten. | Open Subtitles | نحن صغيران على التقاعد على أى حال |
| Hayır, emekli olmak için yeterli değil. | Open Subtitles | لا، هذا لا يكفي للتقاعد |
| Joan emekli olmak için hazır. | Open Subtitles | (جوان) جاهزة للتقاعد |
| emekli olmak için çok taze ve duyarlıyım. | Open Subtitles | أنا صغير جدا على التقاعد |
| emekli olmak için biraz genç değil misin? | Open Subtitles | ألست صغيراً جداً على التقاعد |