| Bunun senin başına da gelmeyeceğinden emin olmalısın. | Open Subtitles | عليك التأكد من عدم حدوث هذا لك |
| Harekat emrinden sonra hiçbir aykırı emrin verilmediğinden emin olmalısın. | Open Subtitles | شئ واحد إضافي أنت تحتاج أن تكون متأكد يقيناً لا أوامر متعارضة بعد الإنفجار |
| emin olmalısın, yoksa başları yanacak. | Open Subtitles | يجب أن تكوني متأكدة لأنهُ بإمكانك تدميرهم |
| - Birilerinden şüphelenmeden önce yüzde yüz emin olmalısın. | Open Subtitles | - يجب أن تكون واثق تمام الثقة قبل أن تبدأ بأثارة الأمور |
| O halde planlarımızı uygularken, onun uzakta olduğundan emin olmalısın. | Open Subtitles | أذن عليك أن تتأكد من غيابه بعيدآ لفترة حتى نبدأ. |
| Masana yatıracağın adamın Üçlemeci olduğundan emin olmalısın. | Open Subtitles | عليكَ التأكّد من أنّ قاتل الثالوث هو المسجّى على طاولتكَ |
| Evet, ve belli bir miktarda ışığı olduğundan emin olmalısın. | Open Subtitles | أجل ، و عليك أن تتأكدي بأنه سيحصل على الكثير من الضوء |
| Ama emin olmalısın. | Open Subtitles | لكن يجب ان تكون متأكد |
| Bir katmanı olduğundan emin olmalısın. | Open Subtitles | كما ترى,أنت تحتاج لأن تتأكد أنه يوجد هناك طبقة |
| Çıkmadan önce hastanı kontrol edecektim, ama belki Leah'ın odanın yanında olmadığına emin olmalısın. | Open Subtitles | كنت سأذهب للإطمئنان على مريضتنا قبل أن نغادر، لكن ربما عليك التأكد من أن (لياه) ليست قرب الغرفة. |
| Bunun gerçekleştiğinden emin olmalısın. | Open Subtitles | عليك التأكد من أنها سوف تمرر |
| Olaydan sonra herhangi bir karşıt emir çıkmadığından emin olmalısın. | Open Subtitles | شئ واحد إضافي أنت تحتاج أن تكون متأكد يقيناً لا أوامر متعارضة بعد الإنفجار |
| ama ileri gitmeden önce emin olmalısın. | Open Subtitles | ولكن يجب أن تكوني متأكدة قبل الذهاب إلى هناك |
| Şimdi, şüphelendiğin şey her neyse, onu ortaya dökmeden önce neye inandığından kesinlikle emin olmalısın. | Open Subtitles | و الآن ، أياً كان ما تشكين فيه قبل أن ترمي بهذا للأعلى يجب أن تكوني متأكدة مما تؤمنين به |
| Abdi, emin olmalısın. | Open Subtitles | عبدي) يجب أن تكون واثق) |
| O tüfeği kullanmayacağından emin olmalısın. | Open Subtitles | يجب عليك أن تتأكد من أنه لا يستخدم تلك البندقية. |
| Masana yatıracağın adamın Üçlemeci olduğundan emin olmalısın. | Open Subtitles | عليكَ التأكّد من أنّ قاتل الثالوث هو المسجّى على طاولتكَ |
| Sana iyi davrandığından emin olmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تتأكدي بأنه يحسن التصرف معكِ |
| Hayes Flynn'in düşündüğün biri olduğundan adın gibi emin olmalısın. | Open Subtitles | لابد ان تكون متأكد تماما (هيز فلين) انه الرجل الذي تعتقده |
| Onlara yeni bir şey sattığında onun eski göründüğünden emin olmalısın. | Open Subtitles | عليك ان تتأكد أنه عند بيعهم شئ جديد ستجعله قديم |