| Hiçbir fikrim yok. Inland Empire'la ilgili bir şeyler geveledi. | Open Subtitles | لا أعرف لقد تحدثو ثرثر بشيء ما عن إنلاند إمباير |
| bu 7305 Empire state binasına yetecek kadardır. | TED | ما يكفي لملء 7305 مرة مبنى إمباير ستيت يوميا. |
| Benimle Sevgililer Gününde Empire State binasının tepesinde buluşmak istiyor. | Open Subtitles | تريد أن تقابلني على قمة الإمباير ستيت في عيد الحب |
| Empire State binasının terasına gidebilirsin orası daha da romantiktir. | Open Subtitles | يمكنكِ الذهاب إلى قمة ،مبنى امباير ستيت ذلك جداً رومانسي |
| Bak, eğer o açıklamayı yaparsan sanatçılar kaybedeceğim, Empire zarar görecek. | Open Subtitles | انظر, إذا قمت بذلك الإعلان فسأخسر الفنانون, وهذا يضر بمؤسسة الإمبراطورية |
| Bu Empire'ı almakla alakalı. | Open Subtitles | هذا الأمر يتعلّق بالسيطرة على الإمبراطوريّة |
| Empire State bayraklarından alın! | Open Subtitles | إحصلْ على أعلام بِناية إمباير ستيتَ المثلثةِ |
| Empire State binasının zirvesine yemek götürmek gibi oldu ama şu küçük dürbünlerden var orada. | Open Subtitles | من الصعب أن يكون في قمة بِناية إمباير ستيت لكن لديهم هذه الشاشات الصغيرة الرائعة |
| 28 Temmuz 1945'te, yoğun sis yüzünden .rotasından çıkan bir B-25 bombardıman uçağı, Empire State Binası'nın 79. katına çarptı. | Open Subtitles | فى 28 يوليو، 1945, قاذفة قنابل بى 52 ضلت فى الضباب فصدمت الطابقِ الـ 79 من بِناية إمباير ستيت |
| O eski rehberden beri Yaptılar Empire State'i - Evime gel | Open Subtitles | لقد شيدوا الإمباير ستيت بعد هذا الدليل القديم |
| Uçuş oyunları yok,Empire State Binası'nı teğet geçmek gibi. | Open Subtitles | لا تقم بالألعاب البهلوانية الآن مثل اللعب حول مبنى الإمباير ستيت |
| Empire State binasının terasına gidebilirsin orası daha da romantiktir. | Open Subtitles | يمكنكِ الذهاب إلى قمة ،مبنى امباير ستيت ذلك جداً رومانسي |
| Namibya'ya bayılıyorlar, Empire State Binası'ndan daha yüksek güzel kum tepelerinden dolayı. | TED | إنهم يحبون ناميبيا لكثبانها الرملية الجميلة، التي هي أطول بكثير من مبنى امباير ستيت. |
| Alo, ben Empire Büro Gereçleri'nden Phoebe. | Open Subtitles | مرحبا، وهذا هو فيبي من اللوازم مكتب الإمبراطورية. |
| Alo, ben Empire Büro Gereçleri'nden Phoebe. | Open Subtitles | مرحبا. هذا هو فيبي من اللوازم مكتب الإمبراطورية. |
| Empire bizi alt etmeye çalışan sanatçılara milyon dolarlar harcayacak değil. | Open Subtitles | الإمبراطوريّة لن تنفق مئات ألاف الدولارات لفنّان حاول الإطاحة بنا |
| Empire o albümü yayınlamamıza asla izin vermez. | Open Subtitles | لن تسمح لنا شركة الإمبراطوريّة أن نطلق ذلك الألبوم |
| Empire State binasında buluşacaklardır, ama kadına bir taksi çarpar. | Open Subtitles | كان مفترضا أن يتقابلا على الامباير ستيت. ولكن سيارة صدمتها |
| Empire States binasının tepesinden elektrik akımı göndererek düşüncelerimizi kontrol ediyorlar. | Open Subtitles | عن طريق إرسال تيارات كهربائية من قمة مبنى الولاية الامبراطورية |
| Empire'daki yaşlı adam... | Open Subtitles | الرجل المسن بحانة الامبراطور .. |
| Ve şimdiyse..., bu gece klübü senin, moda ürünlerin var, Empire şampanyan? | Open Subtitles | والان لديك نوادي ليليه , خطوط ازياء , شامبانيا الامبراطوريه ؟ |
| Empire'da multimilyarder konuklar olmasına rağmen neden o adam bilmeliyim ? | Open Subtitles | أريد أن أعلم اذا كان بامكان اي مغفل بهاتفه افلاس امبراطورية متعددة المليارات |
| Empire State binası içine tam olarak sığabilir. | Open Subtitles | "مبنى "أمباير ستيت يمكنه حرفيًا أن يدخل فيه |
| -Head an evil Empire just like his dear old dad | Open Subtitles | يبدير إمبراطورية شريرة كوالده العجوز تماماً |
| Empire State Binası tam zamanında tamamlanmalı. | Open Subtitles | مبنى الآمباير ستايت يجب أن ينتهي في الوقت المحدد |
| Simpson Hanım, işin doğrusu bu bunaklar ilaç almazlarsa Boardwalk Empire'ı izleyemem. | Open Subtitles | يا سيدة (سيمبسون)، هذا أمر واقع إذا لم يتناول هؤلاء المسنين أدويتهم (فلا يسعني أن أنغمس في مشاهدة (برودوالك آمباير |
| Bugün babama gittim. Seni Empire'a geri istiyor. | Open Subtitles | لقد قابلت أبي اليوم و هو يريدك أن تعود إلى الإمبرطوريّة |