| Yine de şimdiye kadar yaşadığım en ateşli seksti. | Open Subtitles | وانها لا تزال الجنس الأكثر إثارة ما قد مضى. |
| O gördüğüm en ateşli büyükanne. | Open Subtitles | إنها الجَدة الأكثر إثارة رأيتها في حياتي |
| Erkek arkadaşım. Okuldaki en ateşli çocuk. Günaydın. | Open Subtitles | صديقي الاكثر حرارة في المدرسة مرحبا |
| Erkek arkadaşım. Okuldaki en ateşli çocuk. Günaydın. | Open Subtitles | صديقي الاكثر حرارة في المدرسة مرحبا |
| Ben İngilizcenin bu günlerde en ateşli şey olduğunu duydum. | Open Subtitles | أسمع أن الصراخ بالانجليزي هو الشئ الأكثر اثارة هذه الأيام. |
| Hayatımda gördüğüm, en ateşli piliçsin. | Open Subtitles | انت الفرخة الأكثر اثارة قد شاهدتها من قبل |
| Sen uzun süredir bu kasabaya gelen en ateşli şeysin. | Open Subtitles | أنت أكثر فتاة مثيرة عبرت هذه البلدة منذ وقت طويل |
| Nick ve ben bu okuldaki en ateşli çiftiz bundan sonra değil | Open Subtitles | نيك وانا الاكثر اثارة بالمدرسة ليس حاليا ً |
| O gördüğüm en ateşli büyükanne. | Open Subtitles | إنها الجَدة الأكثر إثارة رأيتها في حياتي |
| "gezegenin en ateşli adamını" | Open Subtitles | لقد كُنتُ فخورة بأن أحظي بالرجُل الأكثر إثارة على الكوكب، |
| Buradaki en ateşli kişi o, sen de ondan hoşlanamayacağımı mı söylüyorsun? | Open Subtitles | إنها الأكثر إثارة هنا وأنتِ تمنعيني من ذلك ؟ |
| Bütün ihtiyacım 6,000 vermen ve ardından Pawnee'deki en ateşli kulübün ortakları olacağız. | Open Subtitles | كل ما أحتاجه هو مشاركتك بـ 6,000 ثم نكون أنا وأنت شركاء في النادي الليلي الأكثر إثارة في "باوني" |
| George gibi davrandığımda rol yapıyordum ama tanıdığım en ateşli kadın olduğunu söylediğimde çok ciddiydim. | Open Subtitles | (كنتُ أمثل عندما تظاهرت بأني (جورج لكنني جادٌ فعلاً عندما أقول أنكِ الإمرأة الأكثر إثارة |
| Salondaki en ateşli hatunla beraberim. | Open Subtitles | انا مع الفتاه الأكثر اثارة في الغرفة |
| Uzun zamandır ağır suçlardan çıkmış gördüğüm en ateşli şeysin. | Open Subtitles | أنتِ أكثر فتاة مثيرة رأيتها تُظهر جرائم كبرى للعيان في فترة من الزمن تماماً |
| en ateşli kızı bul ve telefon numarasını al. | Open Subtitles | اعثر على أكثر فتاة مثيرة واحصل لي على رقمها |
| Seninle çıkmak, yaptığım en ateşli ve en aptalca hataydı! | Open Subtitles | الخروج معك كان الغلطة الاكثر اثارة وغباء التي سبق ان ارتكبتها |
| Sonunda bu civardaki en ateşli erkekle konuşacağım gün, bugün. | Open Subtitles | أن اليوم هو اليوم الذي أخيراً سأتحدث فيه للرجل الاكثر اثارة هذا الاتجاه-- |