| Tam da eski şehrin kalbine, Şirket'i en çok acıtacak yere. | Open Subtitles | مباشرة إلى فلب المدينة القديمة أكثر الأمكنة التي يتحصن بها الشركة |
| Ne yazık ki eski şehrin büyük çoğunluğu yıkıldı. | Open Subtitles | أجزاءٌ كثيرة من المدينة القديمة للأسف تم تدميرها. |
| Eşkıyalar, eski şehrin kanalizasyonunda yaşayan fareler... | Open Subtitles | جامعي المخلفات, والهاربين في المدينة القديمة |
| Bir hafta sonra eski şehrin oralardaki tünellerde bulundu. | Open Subtitles | وجدوهُ بعد أسبوع من ذلك في الانفاق تحت المدينة القديمة |
| Kimse eski şehrin altında çalışmayı sevmez. | Open Subtitles | لا أحد يحب السير أسفل المدينة القديمة |