| 4. kamptalar ve rüzgarın zirvede nasıl estiğini görebilirsiniz. | TED | هم فوق في المخيم الرابع ..ويمكنكم أن تروا أن هنالك رياحٌ تهب في القمة |
| Rüzgarın nereden estiğini anlamak için, otları havaya savururdum. | Open Subtitles | ولم أنقطع أقتلع العشب لأعرف منه من أين تهب الريح |
| İnsan düşen bir yaprağa bakar ve rüzgârın nereden estiğini bildiğini sanır. | Open Subtitles | ترين ورقة تسقط وتحسبين أنكِ تعرفين من أي إتجاه تهب الريح |
| Bu kadar süre ayakta kaldılar çünkü rüzgarın ne taraftan estiğini biliyorlar. | Open Subtitles | لقد استمروا كل هذه المدة لأنهم أدركوا أين تهب الرياح |
| Ta ki biri jet ski ile gelip olmamız gereken yerde yeller estiğini görene dek. | Open Subtitles | ،حتى يظهر شخص ما على دراجة مائية ويرى أن هناك فقط محيط مفتوح حيث نحن من المفترض أن نكون |
| Ta ki biri jet ski ile gelip olmamız gereken yerde yeller estiğini görene dek. | Open Subtitles | ،حتى يظهر شخص ما على دراجة مائية ويرى أن هناك فقط محيط مفتوح حيث نحن من المفترض أن نكون |
| Rüzgarın şu an nerede estiğini sana söyleyeyim, dostum. | Open Subtitles | سأخبرك من أين تهب الرياح الآن صديقي |
| - Rüzgarın ne yönden estiğini görüyorum. | Open Subtitles | أرى من أين تهب الريح |
| Rüzgarın hangi yönden estiğini biliyoruz, Bay Adams. | Open Subtitles | (نعلم من أين تهب الرياح سيد (أدامز |