| Bu eyalette hız sınırı var, bay Neff. Saatte kırkbeş kilometre. | Open Subtitles | حد الأقصى للسرعة هنا فى الولاية هو 45 ميل فى الساعة |
| Şimdi bu eyalette daha önce hiç yapılmamış bir ameliyata şahit olacaksınız. | Open Subtitles | الآن ،إنكم سوف تشاهدون عملية لم تجرى من قبل فى هذه الولاية |
| 1872'den beri bu eyalette idam mangasıyla kurşuna dizme gerçekleştirilmedi. | Open Subtitles | لم يتم إعدامٌ بالرمي بالرصاص في هذه الولاية منذ 1872. |
| Amerika'da bir çok eyalette bundan daha az insan var. | TED | الكثير من الولايات في أمريكا لديها عدد أقل من الساكنة. |
| Komşu 3 eyalette yarım düzine şaibeli kayıp vakası olmuş. | Open Subtitles | في منطقة الولايات الثلاث هناك حوالي 6 حالات لأشخاص مختفين |
| Ayrıca bir sürü eyalette, o kadar çok suçtan aranıyordu ki, | Open Subtitles | لقد كان مطلوباً في عدّة ولايات لضلوعه في الكثير من الجرائم |
| Bay Griffin, Clarence Thomas ile aynı odada olmayı bırakın aynı eyalette bile bulunmadığınıza dair su götürmez kanıtlarımız var. | Open Subtitles | لدينا ادلة قاطعة انك لم تتواجد مع كليرنس ثومانس في نفس الغرفة من قبل بل ولا حتى في نفس الولاية |
| Coğrafya profesörü bir kere de eyalette satranç şampiyonu olmuş. | Open Subtitles | بروفيسور في الجغرافيا, و بطل الولاية في الشطرنج لمرة واحدة |
| - Bir avukata danıştık ve bu eyalette kuzeninle evlenmek yasalmış. | Open Subtitles | إستشرنا محامياً و زواجك من إبنة عمك قانوني في هذه الولاية |
| Aslında bu eyalette ölümcül doz yapılıyor ama düşünce tarzını sevdim. | Open Subtitles | بالواقع، نعدم فقط بالحقنة القاتلة في هذه الولاية لكن يعجبني تفكيرك. |
| Bu eyalette çokça karşılaşılan bir hikâye. | TED | أصبح هذا الكلام عادي جدا هذه الايام هنا في هذه الولاية. |
| Ne bu kentte, ne de eyalette sana kimse dokunamaz. Baba! | Open Subtitles | لا يوجد أي جواد آخر يضاهيك في المقاطعة ولا في الولاية كلها |
| Salı'dan itibaren eyalette seni tanımayan kalmayacak. | Open Subtitles | بحلول يوم الثلاثاء كل شخص في الولاية سيعرفك |
| Bu eyalette beyin cerrahisine ayrılmış ilk yer. | Open Subtitles | أولاً ،أن تكون وفياً إلى العلاج النفسى فى هذه الولاية |
| Fakat 50 eyalette birisinde bile yasal değil, bulunduğun topraklarda. | Open Subtitles | و لكنها ليست قانونية في أي من الولايات الـ 50 |
| Bu yıl 50 eyalette 40.000'e ulaştık. | TED | هذه السنة سوف ندرس 40000 في جميع الولايات ال 50. |
| Aynı zamanda birkaç eyalette daha bunu denedik ve şampiyonları belirledik. | TED | وقمنا بتجربة البرنامج في عدد من الولايات ووجودنا مناشدين فيها. |
| 10 farklı eyalette balık avlamama rağmen onu hiç görmedim. | Open Subtitles | أنا لم أراه أبداً و أنا أصطاد فى عشر ولايات |
| Kısım iki, şehirdeki en kötü mahkeme olarak bilinir, hatta bazıları eyalette en kötüsü olduğunu söylerler. | TED | القسم الثاني كان معروفاً على أنه أسوأ محكمة بالمدينة والبعض يقول حتى بالولاية. |
| Sirk garibelerinin maddi destek gören bir eyalette yaşarsak bu olur. | Open Subtitles | هذا جزاءنا للعيش في ولاية تأسست على أيدي مسوخ من السيرك. |
| Sonra o numaraları kullanarak çalıntı arabayı, asıl eyalette kaydettiriyorlar. | Open Subtitles | بعد ذلك يستخدمون الرقم لتسجيل السيارة المسروقه في الولايه السابقة |
| Gelecek yıI sen başka bir eyalette olacaksın. | Open Subtitles | السنة القادمة ستذهب إلي آن آربو |
| Sabka kaydnza göre, üç farkl eyalette tam alt kere hapse girmissiniz. | Open Subtitles | حَسناً، سجلكَ هنا يُيقول انك سجنت . . ستّ مراتِ في ثلاث ولاياتِ مختلفةِ. |
| Şimdiye kadar, makinenin 23 eyalette, 6 farklı ülkede, 630 montajı yapıldı. | TED | حتى الان تم تركيب 630 ماكينه في 23 ولايه في ستة بلدان |