| Ama alıştığınız zaman fıtık onarımını başka türlü yaptığınıza inanamayacaksınız. | Open Subtitles | لكنحالماتعتادعليه، لن تصدق أنك قمت بإصلاح فتق بأية طريقة أخرى. |
| Arkadaşım Bob Sacamano buraya fıtık ameliyatı için gelmişti. | Open Subtitles | صديقي بوب ساكامانو اتى هنا لجراحه فتق .. |
| fıtık olacaksın. Gel. otur şöyle. | Open Subtitles | سيحدث لديك فتق ان حاولت ان تحمله تعال هنا ، اجلس |
| Gidip bir çift lateks eldiven giyerseniz fıtık kontrolümü bile yapabilirsiniz. | Open Subtitles | إن ودَدت أن تلبس قفازان مطاطيان سأدعك تتفقدني بحثاً عن الفتق |
| Yıllar içerisinde ben de kendi fıtık onarım tekniğimi geliştirdim. | Open Subtitles | على مدى السنوات، لقد طورت تقنيتي الخاصة لعملية إصلاح الفتق. |
| Gerçek bir polis gibi davranıyorsun fakat gerçek bir polis fıtık ameliyatı geçirdiğimi de unutmazdı. | Open Subtitles | تبدين كشرطيّة حقيقيّة إلّا أنّ الشرطيّة الحقيقيّة كانت ستذكر عمليّة الفتاق التي أجريتها |
| fıtık ameliyatına geldim. Yanlışlıkla hayalarımı kestiler. | Open Subtitles | أتيت من أجل عملية فتاق فقطعوا قضيبي بالخطأ |
| Joey'de fıtık var ama küçük bir lazer göz ameliyatının halledemeyeceği bir şey değil. | Open Subtitles | ما الأمر ؟ جوي يعاني من فتق مؤلم و لكنه يفضل القيام بجراحة للعين بالليزر |
| Dün gece dört saat boyunca "paraösofagal fıtık" ameliyatına katıldım. | Open Subtitles | قضيت أربع ساعات على فتق مجاوِر للمرِيء ليلة أمس |
| Bağırsaklar sorun çıkarmadı mı? Diyafragmatik fıtık yok mu? | Open Subtitles | لاتوجدامعاءكعائق, لا فتق في الحجاب الحاجز؟ |
| Apandisit değil, küçük bir fıtık. | Open Subtitles | ليس التهاب الزائدة الدودية، أنهُ فتق طفيف. |
| Hiç zannetmiyorum. fıtık oldum yemin ederim. | Open Subtitles | لا اعتقد ان ذلك ممكنا اعتقد انّه سيأتيني فتق |
| Asıl mucize döşemedeki lekeleri temizlerken belime fıtık girmemiş olması. | Open Subtitles | المعجزة الوحيدة هي انني لم احصل على مرض فتق تنظيف البقع من على ارضي |
| Ahbap, muhtemelen fıtık ameliyatları çok paraya malolur. | Open Subtitles | يا رفيق , إن عملية الفتق تكلف كثيراً على الأرجح |
| Sizinle bu hafta sonundaki fıtık semineri hakkında konuşabilir miyim? | Open Subtitles | سيدي ، أريد التحدث معك بشأن تلك الندوة عن مرض الفتق |
| fıtık ve bel ağrısı haricinde iyi bir iş yaptığımızı düşünüyorum. | Open Subtitles | بالرغم من الفتق وآلام الظهر أظن الأمر تم على خير ما يرام |
| fıtık olduğundan emin gibiyim. Tekrar kontrol eder misin? | Open Subtitles | أنا متأكد أنه مرض الفتق أيمكنك التأكد مرة أخرى؟ |
| Doktor, yardım edin, bende düğümlenmiş fıtık var. | Open Subtitles | ساعدني أيها الطبيب، لديك اختناق في الفتق |
| Şimdi de kendi tasarımım olan üç katmanlı fıtık tamiri işlemini gerçekleştireceğim. | Open Subtitles | سأقوم الآن بطريقة إصلاح الفتق على ثلاث طبقات على طريقتي |
| En sevdiğiniz psişik fıtık gibi görünüyor . | Open Subtitles | عالمك الروحانى المفضل يبدوا انه يعانى من الفتاق |
| Elimde değil. İlgilenmem gereken bir fıtık hastam var | Open Subtitles | لا أستطيع تقديم المساعدة لدي مريض فتاق علي الإعتناء به |
| fıtık, aynı şekilde. | Open Subtitles | والأمر كذلك إذا ما كان فتقاً. |
| Bir fıtık operasyonu için geri bildirim. | Open Subtitles | تعود لعملية إفتاق. |
| Bu şey yüzünden fıtık olmak üzereyim. | Open Subtitles | سيهلكني هذا الشيء. |